Hiç sýrasý deðildi, öylece sen sus… ben pus
Mukayyet olmak vardý çýldýrmadan iki us,
Canýmýzý yakmadan parçalansaydý fanus
Saplanýr mýydý insan karanlýðýn esine .
Kirpiðimin altýna tüneyen o hareler
Ýmkân olsaydý eðer, neler söylerdi neler
Bitap düþmüþ yüzlerin, zanlýsý bahaneler
Belki korkup kaçardý kýzgýn göðün sesine.
Yanmazdým durup durup, kahrýmdan esirlikte
Geceye sýðýnmazdýk hasretimle birlikte
Kocaman yüreðimle olmazken fakirlikte
Mýhlanmazdý soluðum, aþkýn son nefesine.
Su olup yaðýyorken bulutun küfesinden
Sarýlsam ne olurdu, sanki bir keresinden
Nazenin gülüþ alýp atinin karesinden
Pembe düþler kursaydým hapsinin hevesine.
Niyeyse dün ve bugün oldukça karýþýðým
Durmadan zikirdeyim, kýrýlmasýn ýþýðým
Alýþýk da deðilim diyemem ki aþýðým
Bir anda tav olmuþtum nefsimin hevesine
Gýyabýmdaki sözler kaynarken kazanlarda
Kapýþ kapýþ gitmiþti, günahým yalanlarda
Akýllar yutulmuþtu böylesi imanlarda
Günahý istiflerken göðsünün kafesine.
23 Aðustos 2012 / NÜS