Muþtusu hâlâ baharýn,
Kýyýsýnda gün batýmýna daldýðým gözlerin.
Ve dilin tetikçisi yüreðimde bir türlü sönmeyen; meþalelerin.
Dilbaz ve þýmarýk bir çocuksun sen.
Bense üvey bir vasi;
Hudutlarýný nefretinle çizdiðin tek kiþilik hücremin,
Üryan hakimi.
Kralsýn evet,
Ben þaklabanca alkýþlayan, bir deli.
Bana farklý bir þeyler anlat,
Ti’ ye alýnmamýþ hayatlar ve sokak jargonundan uzak olsun,
Veya bir þiir yaz, gün yüzü görmemiþ i mgeler deðil,
Masum ve duru hatta beyaz,
Sevi kokulu,
Ama cesur,
Ve mutlak maðrur.
Savurmasýn kalemin,
Kayalýklarda nihayetlenmesin soluklarým,
Zaten sað gösterip sol vuruyor yeterince hayat.
Mavi deðil hep deniz,
Bir metropolde yaþamýyorum,
Kuzeye bakan bir manastýrýn taþ duvarlarý ardýnda,
Rahibe gibi,
Bir keþiþi özlüyorum.
Cehenneme örüyorum hüznümü,
Cennetinde aþkýn(ýn).
(Ah...Zelil bir çocuk vardý içimde,
Karanfil kokuluydu gamze çukurlarým,
Ölü topraðý serptin/iz gülüþlerime,
Ç/aldý/lar çocukluðumu yüzümden, *umut haramileri*)
Dedim ya;
Þiir deðil bu,
Sensizliði son kez giyiniþim.
Tarlatansýz bir kefen, senin teðellediðin,
Bir nefeslik sýcaklýk deðil miydi istediðin,
Uzat hiç tutamadýðým ellerini
Ölümü(mü) avuçlarýna üfleyeceðim.