cehennemde bir cumartesi gecesi daha

Ýþitme duyumdan vazgeçiyor
insanlara bakýyorum.
Adamýn biri dilini kadýnýn kulaðýna sokuyor.
Baþýmý dans pistine çeviriyorum.
Güzel olmasalar da
kafalarýnýn güzel olduðu
þüphe götürmeyen birkaç kýz dans ediyor.
Barmenin getirdiði içkimi yudumlarken
izliyorum onlarý.
Sanki sallama yarýþýndalar.
Bir tanesi sýký sallýyor.
Gerçekten sýký…
Belindeki gamzesiyle
bana gülümsüyor…
Bu havasýz bok çukuruna neden katlanýyorum?
Ýçki mi?
Evde içebilirim.
Ya müzik?
Kulaðým iþlevini yitireli bir saat oldu.
Kadýn için mi?
Büyük ihtimalle evet…
Belki eve gitmeli ve televizyon karþýsýnda meyve yemeliyim.
Bir cumartesi gecesi için fazla seçenek yok.
Derken kalabalýk arasýnda tanýdýk bir yüz beliriyor.
Gamze…
Salýnarak yanýma geliyor.
Þansým dönüyor mu ne?
Bir süre ne dediðimizi anlamadan konuþuyoruz.
Sonra birden uzaklaþýyor yanýmdan.
Hemen koluna yapýþýyorum: “Nereye?”
“Tuvalete” diyor ve ekliyor “Gelecek misin?”
Býrakýyorum kolunu.
Ve kalabalýðý yýrtarak gözden kayboluyor.
Þansým hiç iyi gitmiyor…
Son bir içki söylüyorum,
derken kalabalýk daðýlýyor.
Þiþman kýz yerde sýrtüstü yatýyor.
Ýçkiden bayýlmýþ.
Arkadaþlarý isteksiz
ve sýkýntýlý bir tavýrla koluna girip
götürüyor.
Onlarýn yerini baþkalarý alýyor…
Yanýmdan geçen
bir çift meme
bana el sallýyor askýlý bluz içinden.
Gülümseyerek karþýlýk veriyorum…
Yan masadaki kýz sevgilisiyle hoþça vakit geçiriyor.
Fakat sonra üçüncü biri geliyor yanlarýna.
Bir süre sonra kýzla dans etmeye baþlýyor.
Kýzýn sevgilisi hiç ses etmiyor
Yüz bulan yabancý
samimiyeti arttýrýyor.
Sonunda kýzýn sevgilisi dayanamýyor ve ortalýk karýþýyor.
Yabancý uzaklaþýyor.
Kýz, sevgilisiyle tartýþýyor:
“Sevgilim, arkadaþýn sandým!” diyor.
Sevgilisi: “Asýl ben senin arkadaþýn sandým sevgilim!” diyor.
Sonra gülüþüp sarýlýyorlar.
Baþýmý çeviriyorum.
Yanýmda gençten bir çocuk duruyor.
Gözlerini dikmiþ bana bakýyor.
Büyük ihtimalle ibne.
Baþýmý çeviriyorum tekrar.
Yüz bulamayýnca uzaklaþýyor.
Derken dans pisti hareketleniyor
Bu kez gerçek bir ibne kýrýtarak dans ediyor.
Ýnsanlar izliyor ve alkýþ tutuyorlar.
Yanýmda dikilen kýz:“Ben bile düzerim onu.” diyor.
“Ben de seni güzelim…” diyorum içimden.
Gecenin kalanýnda önemli bir þey olmuyor.
Bir fahiþe sýrnaþýyor, yüz vermiyorum.
Beþ votkadan sonra eve gitmek üzere çýkýyorum oradan.
Gece, diðer herþey gibi,
nabzý atmýyor…
Benden daha kalabalýk bir sokaðý geçiyorum.
Beyaz köpek üç kez havlýyor.
Sonra sýkýlýp gördüðü bir diþinin peþine gidiyor…
Eve girer girmez iþiyorum.
Ardýndan soyunup yataða giriyorum.
Saat dördü biraz geçiyor.
Uyumak için geç,
uyanmak için erken bir zaman.
Cehennemi düþünüyorum.
Nedense çok sýk düþünür oldum son günlerde.
Belki özlüyorum.
Disiplindir cehennem.
Ciddiyeti olmalý...
Cennet için ayný þeyleri düþünemiyorum.
Derken kapý çalýyor…
Yataktan küfrederek çýkýyorum.
Üst komþum sarhoþ ve yine zili karýþtýrmýþ olmalý diyorum.
Yanýldýðýmý anlamam çok sürmüyor.
Gamze,
bir hayalet gibi
yarýsý içilmiþ birayla
karþýmda sýrýtýyor.
Seksi görünüyor.
“Neden gittin öylece?” diyorum.
“Ýyice dibe vurmam gerekti.” diye cevap veriyor.
Onu içeri alýrken
kendimi þanslý hissediyorum.
Ve aksakta olsa
gecenin nabzý
biraz olsun atmaya baþlýyor…






Sosyal Medyada Paylaşın: