Murad-ý Hakk mucizeydi nutfeden
Nice Adem Havva’sýyla buluþtu
"Ol!" deyince ihsaný bol, lutfeden
Tenden içe embriyolar oluþtu
Hassas ayar bir damardan beslendik
Tatlý dilli bir meleðe yaslandýk
Tüm organlar tamam oldu, kaslandýk
Zahmetimiz çehrede hoþ gülüþtü
Karar vermek bize kalsa çýkmazdýk
Dâim yüzer, üryan gezer býkmazdýk
"Farklý âlem" var mý?" deyip, bakmazdýk
Lakin kalýþ geçici bir kalýþtý
Vakt-i vuslat kýzdýk dudak bükerek
Son engeli aþtýk acý çekerek
Karanlýktan aydýnlýða çýkarak
Gözlerimiz gün yüzüne alýþtý
Bir can var ki, bizim için tek yârdý
Her ne yana dönsek o’ydu, o vardý
Tükenmeyen sevgisiyle hep sardý
Aramýzda sonsuz bir aþk geliþti
Dediler ki; gelen bir gün göçücü!
Anladýk ki bu âlem de geçici
Yaradan var bize ömür biçici
Bu dünyada bunun adý ölüþtü
Ecel gelip herkes kabre dolacak
Ýnce, hassas hesaplara dalacak
Öðrendik ki er-geç belli olacak
Kimler tembel, kim dersine çalýþtý
Son durak ki, ona mahþer deniyor
"Eyvah" ile baþlar öne iniyor
Ahireti münkir masal sanýyor
Bu ne korkunç bir gaflete dalýþtý
Deseler de yazýn sonu kýþ deðil
Salâ "ninni" þu tabutlar "boþ" deðil!
Alay ediþ, bu gidiþler hoþ deðil
Sanmayýn ki bu bir korku salýþtý!
Mecit Aktürk