(offf biliyorum, iþte tam bu an yüreðin titredi birden deðil mi)
sol gözüme günü yapýþtýr saðýma gece, baþka bir þey istemem bir de denizle boya rengimi dalga-dalga, gökyüzü olup uçayým sonra martý çýðlýklarý gibi, deli ateþlerimle sahillerini yakayým bir inat olayým ki inadýna, yaþamak adýna inat ve sevdan adýna inan hiçbir þey beklemem baþka, bir þey istemem…
bir kitap ol, ön kapaða seni yaz arkasýna beni, daha ne olsun yaþadýðýmýz ne varsa satýr bulsun, fazladan bir þey katýlmadan gururlu sarhoþluklar ve onurlu kavgalar, hiçbirisi atlanmadan hele o seviþmelerimiz yok mu hani, kalemin kaðýda açlýðý gibi onlar baþlý baþýna bir yaþam sanki, daha ne olsun…
(haydi kalk ve pencereyi aç ardýna kadar, derin-derin soluk al)
kuzeyin yýldýzý, güneyin kýblesi gibi es bana, baþka ne isterim rüzgar gülü perilerinin dilinde türkü ol, beni sazýnýn teline vur bir de turna kanatlarýna yüklü çok mektup, onlar adresimi bulur yani öyle yaþa beni, gün doðusundan esen seher yeli gibi serin ve dünyanýn merkezinden daha sýcak ve derin, baþka ne isterim…
(ve çiçeklere bak pencerenin önündeki ve duvardaki sarmaþýða)
iþte böyle sevdiðim, insan bir kere ölmeye görsün, yeniden doðmasý çok zor oluyor sen þimdiye kadar söylediklerimi unut, onlar sadece alýþkanlýk pervazdaki çiçekler mesela ve duvarý aþk gibi saran o sarmaþýk aðlamadan yokla ellerinle, acaba hala duruyorlar mý yerlerinde bilsen nasýl okþamak isterim onlarý senin ellerinle, ama olmayýnca olmuyor,