Radyoda Enrico,
Gitarýyla yaz bestelerinde
Maviyi kokluyorum.
Biraz sonra kapanacak gözlerimin kapýsý
Ýçeride bir kadýn
Sevmekten baþka günahý yok,
Sevgi dolu elleriyle Ýsa’yý anýmsatýyor bana
Pembe kendisine bir baþka yakýþýyor.
Bu þarký ona, dinliyorum gökyüzünü
Yýldýzlarý göster diyor, yýldýzlara bakýyoruz
Karanlýk içimizdeki hasrete eþ
Parmaklarýnýn arasýnda parmaklarýmý arar gibi
Sarma bir tütünü dudaklarýndan alýyorum;
Dudaklarý þimdi daha güzel!
Elveda saatimiz yaklaþýyor
Balkonun aþaðýsýnda çocuklarýn sesleri
Demirliðe top çarpýyor, göz göze geliyoruz
Sebepsiz bir sürünmeye tutulup, gidiyoruz
Güneþ þimdi biraz daha uzak da, sevdiðim þehir gibi
Sevdiðim þehir gibi bir kadýnýn gülümsemesi
Ýçtikçe susatan bir bal gözlerindeki
Yaðmuru bekliyorum.
’Ma vie, ma triste vie’
Hiç olmadýðý kadar yüzüme yakýn nefesi
Avuçlarýmda pembeleþen yüzü
Ve o güldükçe, yýkýlýyor mutsuzluðun putlarý.
Deniz de uzak da,
Özlemlerde yüzen bedenim
Ovada ezan sesleri
Hatýralarým canlanýyor viþne tadýnda
Kadýnýn ak göðsünden maviliklere
Bir sandal usulca ilerliyor.
On altý aylýkken, sütten kesilmiþtim,
Öyle söylemiþti annem, öyle arzu etmiþti
Þimdi sevmelere kesilmesi zor yüreðime
Ýnciler diziyor bir kadýnýn öpülesi elleri
Sinemada aðlamaya benzemiyor onu sevmek
Sevdikçe, insanýn sevesi geliyor.
Radyoda Enrico’dan sonra Elvýs’da sýra
’Love Songs’ rüzgarýnda sallanan bir çitlembiðim
Ekmek arasý ümitlerimin içine acý yalnýzlýklar dökerken
Kadýnýn siyah saçlarýný okþayýp
Gözlerimi kapatýyorum.
Sesimden öpen sesine þahit aynalar
Acýlarýma onun gibi gülmeyi öðrenirken
Alýþýyor hasretini çekmeye mýsralar.