Beþer denen hamdýr özde; insan olur piþtiðinde
Ar, âdabý þiar bilir; nefsi ezer, turâb eder
Hakiki dost aya benzer; güneþ esir düþtüðünde
Yýldýzlarý toplar gelir, geceleri mehtâb eder.
Maksûdu Hakk, Mutlak olan, ukbâ bilir öz vataný
Zamanýný sele vermez, kýymetlidir her bir âný
Emânet-i Ýlahi’yi; "Tabib El Kulub" Kur-an’ý
Tozlandýðý raftan alýr, okunacak Kitâb eder.
Tenden içe yýkýlan sur iblis için açýk arsa
Müzminleþmez hata, kusur; mücrim tövbeyle onarsa!
Ferasetli bakan bir göz, iþitecek kulak varsa
Sinden beri ses yükselir, serde us’a hitâb eder.
N/isyân ise kalbe çöken, nasip nârdýr, nûr ulaþmaz
Dilin kârý inkâr iken nasýl olur sabýr taþmaz?
Vazifesin müdrik kiþi, hedef koyar, milim þaþmaz
Konuþurken haddi aþmaz; aþtýðýnda hicâb eder.
Seyrüsefer halindeyiz; menzilimiz yoktan vara
Uçma vakti geldiðinde can beklenir "o" gün dâra
El Emîn’i dost edinen önde iken açýk ara
Münkir baþlar âh u zâra; zararýný hesab eder.
Son baharýn ardý sýra nefes kesen bir kýþ gelir
Tebessümü çok çehreye kahýr kokan nakýþ gelir
Fersiz göze yorgun dize, tümsek dahi yokuþ gelir
Ecel denen o kuþ gelir, hayalleri serâb eder
Mecit AKTÜRK