sakin bir limandan demir alýyorum yavaþca içimde nereye ait olduðunu bilememenin þaþýrmýþ kalp atýmlarý
her bir yýl için yýkanýp asýlmýþ yýldýzlarýn arasýnda dolaþýyor bundan sonralar bundan öncekilerin sorgusundan muaf bugüne umarsýz sonunu hiçte merak etmeden aldýrýþsýz yürüyorum ne garip...
ayný umarsýzlýkla karþýlýyor beni istanbul yine o kaderci sokaklar kýrmýzý rujlu tranvaylarýn alaycý kahkahalarý milyonlarca insandan bir insan milyonlarca günden herhangi bir günde hiç bir yere ait olmayan göçebe bir kuþ herkese açýk bir kapýdan merhabasýz girmek gece yere düþen metal týnýsý kadar sýradan
deniz eþlik ediyor bu sakin yüzleþmeye kýyýya sürükleyip her bir hatýrayý ayaklarýmýn dibine býrakýyor dalgalar ne üstüne basasým var ne kaldýrýp alasým sadece ’bu ben miyim? ’ dedirten artýk kimsesiz bir karenin içinde belli belirsiz bir siluet sonra aceleyle geçilen bir sonraki sayfa...
bu masada ve bu kýyýda içimden büyük þehir zincirlerinin paslý yorgunluðunu koparýp atarak indiriyorum sýrtýmdan tüm aidiyetleri bir akþam gemisi yanaþýyor sessizce yýkýlan bir kentin en serseri en kýzýl en sevdalý akþamýna...
bir mavi yolcuyum artýk akþam telaþýnda dudaðýmda s/aðýr bir veda hayatý dinliyorum gülle diken arasýnda
’Her gün bir yerden göçmek ne iyi Her gün bir yere Konmak ne güzel Bulanmadan, donmadan akmak ne hoþ Dünle beraber Gitti cancaðýzým Ne kadar söz varsa Düne ait Þimdi yeni bir gün Þimdi yeni þeyler söylemek lazým...’ Mevlana
Sosyal Medyada Paylaşın:
melodya Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.