Sen yürüyorken karda, kýþta, kýyamette Ben üþüyordum. Ayaklarýmdan baþlýyor Ve ellerime sýçrýyordu karýncalanmalar. Geldi geçti üzerimden bir soðuk rüzgâr. Sen donuyorken kar altýnda Ben düþüyordum. Düþerken vücudumda baþlýyordu soðuk soðuk yanmalar Ve içerime atýyordu sancýlanmalar
Aç kalmýþtýn yine upuzun, kurak ve duygusuz bir günde, Bambaþka bir boyutta; Aklýma geldi, anlatamam, Çünkü çoðu tasavvursuz i mgelerde konaklamýþ Hepsi mat bir soyutta Dilim suspus olmuþ, Ah þu dilim yok mu, dilim ebedi sürgünde
Sýmsýcak aðustos güneþi Altýnda; baþaklar arasýnda, Elinde oraðýnla, baþýnda poþun, Duruyorsun düþünceli, ellerin senle konuþur içten, Yuvasýný bozmamak için özenirken Buðdaylarýn arasýnda, Bir garip kuþun, Ben gülüyordum sevinçten.
Sýkýþmýþtýn iki ateþ arasýnda, Kaçacak yerin kalmamýþtý, Çeçenya’da, Uygur’da, -Anla iþte, dünyanýn her yerinde akan kanda Gerek var mý hepsini anlatmaya, bir bir sayarak- Ve Filistin’de... Bitmeyen kinin muhasarasýnda, Sen acýyla yýkýlýrken sað yanýna, Ben düþüyordum, Kanayarak...
Zamanýn karasýnda Ve Zihinlerin sarasýnda Nöbetlere tutulmuþ, -Nöbetler ki, tutuluyordu ölümün terasýnda- Bakýyordum oluk oluk akan kanýna, Ýçimde, karýncalanan bedenimde Ve sancýyan tinimde Boylu boyunca uzayarak…