İLLÜZYON
insan bazen çok uzaktýr kendine.
yabancýdýr adeta sudaki yansýsýna.
taþlý, çamurlu yollardan koþarak geçer,
içinde kuþ telaþý,
yalpalar durur
kimi zaman gök, dalgalarýyla örter üstünü.
boðar , sýkýþtýrýr göðüs kafesini.
kör kuyuya düþmüþ yusuf’un yüzünü
yýkar durur kimsesiz yaðmurlar.
kayboluþun çýðlýklarý sessizce yýrtar topraðý
kuyu neresi?
Kenan neresi?
ben neredeyim?
yýlgýn yolcusu ebediyetin…
tren devrilir,
vagonlar savrulur.
saçlarýndan tutuþur bir akrep.
akreple yelkovanýn ,
þem ile pervanenin,
gündüz ile gecenin devriyle
sarhoþ bir kayýk sallanýr durur
kýpýrtýsýz kara suyunda zamanýn.
evvel zaman içindedir hep.
takýlmýþ kalmýþ,
gramafonun iðnesinin deðdiði yere ,
bir ihtiyar…
yar,
yar
sen de masal gibi,
efsane gibi
uydurulmuþ muydun ?
beyaz sabun kokulu mendillerin ,
lavanta keselerinin ,
dantel eldivenlerin ,
genzi yakan küf kokusuyla
metruk odalarýn,
geçmiþin üstüne kapatýlmýþ ,
ahþap
ve aðýr kapýlarýn uydurulduðu gibi…
ben
“çok deðerli bir þey”i kaybettim.
yerle göðün arasýnda,
yerden
Ve hem de gökten çok uzak…
sürgün bir kalp bu bendeki.
avutmuyor artýk kadehi-
meyi bu dünyanýn.
çocuk mahcubiyeti ile baktýðým dünya,
ömrüm,
gündüzlerim ve gecelerim,
aþklarým ,
dostlarým
ve sahiplendiðim
aynadaki aksim ;
bir illüzyondan baþka bir þey deðildi…
gýls
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.