PEK AĞIR
Hiç aklýma gelir miydi? Bir cýgaranýn ateþiyle oynamak.
Gölgeleri insan yapýp ta konuþmak, kendi kendime…
Gökyüzünün karanlýðýna bile hasret kalmak
Nedir bilir misiniz?
Þimdi tütüyor, cýgaramýn dumaný, burnumda..
Ayaklar zincirsiz özgürlük,
Yürekler alabildiðine açýk,
Yollar senin, hava bedava çek çekebildiðin kadar..
Liman martý sesi kaynar bu saatte, bilirim,
Susamlý simitleri ýslatýr yosun kokulu çay saati,
Küçük taburelerde büyük yürekler oturur aþk ile,
Dalganýn sesi, denizin kokusu, ayýn aydýnlýðý ile,
Yaþamak özgürlüðünü özledim…
Evimin sýcaklýðý eþliðinde,
Odamýn camýndan seyrettiðim taþ duvara bile hasretim,
Yetmez oldu anýlar ve rüyalar…
Ben ise,
Soðuk dört duvar,
Bir hücre cam,
Camda dört demir,
Parmaklýk.
Burada kalacakmýþým ölene kadar…
Suçumun cezasý pek aðýr…
Bir sabah kuþluk vakti, geldi odama,
Odam soðuk dedim, aldýrmadý,
Odam aç dedim, sustu,
Git dedim, gitmedi
Gençliðim…
Zamanýný bilmediðim bir anýnda geldi yanýma,
Elinde afiþ, dilinde marþ, cebinde yokluk ile,
Sus dedim, susmadý,
Git dedim, gitmedi,
Benim isyankâr gençliðim.
Rüyalarýmýn özgür anýnda geldi,
Soluðum kesildi,
Bedenim hafifledi,
Rengim uçtu gitti,
Unutuldu bütün geçmiþ,
Ölüm zamaný…
Yine karanlýk, yine soðuk, yine küf kokulu,
Gene kimse gelmez, halimi sormaz,
Bir mezar zamaný…
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.