Gugukçuk kuþlarý ve alçak tavan Pamuk Anne’m gölgelenirdi baðýn altýnda ekmeði bile yerdik yavan kuyuda karpuzlarý soðuturdu Dedem bir perçem saç sarkardý alnýndan kaþlarýna bembeyaz Pamuk Anne’m beni pek severdi sanýrým hiç ayrýlmadý çünkü benden o yaz
Sabahlar serin düþerdi kasabaya yalýnayak gezerdi cýllýk yapardý þýmarýk torunlarýna önlerine özenle dizerdi reçel çalýnýrdý arasýna tabii bir de tereyað, köy iþi ona Selme Haným derlerdi o civarda yoktu onun eþi
Beyaz ve Pamuk Hem yumuþak hem saf ninem kadar en az neþeyle geçerdi bütün yaz Pamuk Anne’m öpmezdi beni koklardý sanki yüreðimi yoklardý ben pamuk yanaklarýndan buselerdim
Sabah Ezaný okunurdu namazýný kýlar yeni türkçeden Kur’an okurdu sayfalarýn ruhuna dokunurdu
seni þimdiden özledim Pamuk Anne’m vuslat dünyada hayal oldu artýk perdeler çekildi önümüze hüzün çöktü beyaz yüzümüze