Şairler Sevişerek Ölmeli
Þairler Seviþerek Ölmeli
ÞAÝRLER SEVÝÞEREK ÖLMELÝ
Diyorsun ki mektubunda,
“Bir cümleni okudum notlarýnýn arasýnda;
Çok hoþuma gitti ama saklayamadým.
Nasýl baþlýyordu sözleri?
Tamam tamam, þimdi hatýrladým!
Boþ yere baþkasýný arama lütfen!
Hep sen varsýn sevda þiirlerimde, hep sen!
Bazen kýrýp döken!
Bazen alýp baþýný giden!
Bazen de geceleri çýlgýnca seviþen!
Ama hep sen, ama hep sen…”
“Þaþýrdým! ”diyorsun,
“Bu sözcüðü senden duyunca.”
Seviþmek,
Neden þaþýrtýr ki bir insaný mutlu olunca.
Þairler seviþmeli gülüm,
Þairler ölecekse, seviþerek ölmeli.
Onlar seviþmese çýlgýnlar gibi
Söyle, nasýl üretirdi yürekleri;
O sýmsýcak, o tazecik dizeleri?
Þairler seviþebilmeli gülüm,
Þairler ölecekse seviþerek ölmeli.
Çünkü onlar seviþtikçe,
Daha bir aydýnlýk oluyor ülkemin geceleri.
Daha bir korkusuzca gülümsüyor kýzlar.
Ve çocuklar,
Daha bir severek çalýþýyor derslerini.
Onlar seviþtikçe inan,
Bir alev yükseliyor dünyanýn tabanýndan.
Üzümler, tebessümle bakýyor asmalarda birbirine,
Erikler, kendiliðinden olgunlaþýp iniyor dallarýndan.
Onlar öyle seviþtikçe,
Sevgilimiz oluyor koynumuzda ölüm bile.
Barýþýyor tüm düþmanlar.
Zalim avcý, baðýþlýyor geçip giden maralý,
Ve yaralý bir kuþ gibi çýrpýnan,
Çýrpýndýkça kanayan yerleriyle aðlayan
Bütün taþra kýzlarý,
Daha bir özlemle bekliyor,yüreðindeki oðlanlarý.
Hem, birçok insansýnýn,
Birçok kereler yaptýðý gibi;
Öylesine bir çiftleþme deðildir onlarýnki.
O kadarýný yapabiliyor, hayvanlar da çünki…
Onlarýnki, üç adýmda geçmek gibi bir þey Atlantiði.
Santiago’da Neruda’yla buluþmak gibi.
Onlarýnki, üç saniyede koþmak gibi bir þey
Ömür denen yüz metreyi.
Onlarýnki yýldýzlara eriþmek gibi bir þey gülüm,
Onlar özgürce seviþebilmeli.
Þairler seviþerek ölmeli gülüm,
Þairler zehirlenecekse, aþkla zehirlenmeli.
Hem öyle tez elden olmamalý ölümleri.
Sürüm sürüm süründürülmeli onlar,
Burunlarý yerlere sürtülmeli.
Týrnaklarýný yemeliler örneðin,
Bir dizeyi kurana dek günde bin kere.
Saçlarýný yolmalýlar geceler boyu
Söz dinletebilmek için o imansýz i mgelere.
Yüz vermemeli sevdikleri,
Görüp de görmezden gelmeli.
Taþlara çalýnmalý yürekleri günde beþ vakit,
Taþlarda ezilmeli baþlarý.
Ve aþklarý,
Kuru bir yaprak gibi savrulmalý rüzgârda;
Kuru bir yaprak gibi
Ezilmeli gövdeleri vuruþmalarda.
Sen hiç gördün mü bilmem,
Suyun toprakta gidiþini bir Aðustos gecesi.
Duydun mu o sesi hiç?
Duydun mu topraðýn iniltiyle iç çekiþini?
Þairlerin seviþmesi, böylesi bir þey gülüm,
Suyun toprakla öpüþmesi gibi bir þey
Þairlerin seviþmesi…
Bir aðustos böceðinin aþkýyla seviþir onlar,
Kanatlarýnýn ateþiyle çatlar gövdeleri.
Týrýsa kalkmýþ atlar vardýr ya hani,
Ak köpükler saçarak gelirler öteden beri…
Þairlerin seviþmesi böylesi bir þey gülüm,
Þairler ölecekse seviþerek ölmeli.
Mayýsta daðlara çýktýn mý bilmem,
Yavrular bekler ya yuvalarda hani;
Gidip de dönmeyen annelerini.
Bir koku aldýlar mý metrelerce öteden,
Çýðlýk çýðlýða uzatýrlar gövdelerini.
Bir de uçuþu vardýr onlarýn,
Düþe kalka, ileri geri…
Þairlerin seviþmesi, böylesi bir þey gülüm,
Düþe kalka bir uçuþtur, þairlerin seviþmesi.
3 Kasým 2008/Biþkek
Hasan Ildýz
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.