ümitlerin çiçeði gönlün bahçesinde yeþerir
o gönül ki insaný güle çevirir
der de
bir fidan bile dikemez
ki dönsün kurak düþleri cennete.
sýrtýný iskeledeki fukaralar uðraðý
küçük kahveye yaslayan ahvâlin dalar yüreði sessizce
haykýrýr benliðinde hapsolmuþ sözleri
haziran serinliðinde huma kuþlarýnýn gözlerine;
"kaç sýrrým, kaç gizlim var demiyorum sakladýðým
kaç hüznüm var insanlarla paylaþmadýðým.."
hayat der, bir yoldan ibaret
ya da öyle sanýr
bir yolda ilerlerken ikinci yol çýkar karþýsýna
duraklar insan
sabit kaldýðý nokta girdap gibi çekerken içine
anlar ki
hayat iki yoldan ibaret seçimi zor olan
birinci yola bakar uçsuz
diðer yol bucaksýz
önünde ise alabildiðince gelecek/ izansýz
aþk der, dolar gözleri
iki ucu oyalý ortasý yanýk mendil
iyileri karalý, yürekleri yaralý mahzun þiir
topraklarý nemli mezarlarýn vebalini taþýyan omuzlar takýlýr gözlerine sonra
"ahh" çeker derinden
"bir mutluluk çok geldi, bir Fatiha kalsýn anýsýna dilde"
sonra
Þiir gelir aklýna, elindeki mendile gözyaþý ile bir satýr
bir mýsra iliþtirir kederlice,
Þair olur birden kimsenin görmediði yüreði
tarifi zor masal, emsali belli
yanmamýþtýr hiç ocaðý ve bulmamýþtýr elmasý yerini..
insanýn kuyusudur içindeki yalnýzlýðý
yaþayabileceði büyüklükten ibarettir ya
ahvâl de o kuyuda biçaredir
s/özün bittiði yerde
yanýndaki uzaklara ne kadar yakýnsa
içindeki yakýnlara da o kadar uzak mesafededir
/ eski fotoðraflardan daha eskidir þimdi yüzü,
gözleri büyümüþtür hayata
o büyüdükçe suçlarý büyümüþ
suçlarýnýn þiirleri büyümüþtür itiraflarýna /
tüm kýrgýnlýklarýna raðmen özlemi kanat olup duygularýna
ona uçurmuþtu yine aklýný bu haziran sabahýnda
aklý
tedarik edemeyeceðini bildiði bir yokluðun ardýnda
kozasýndan yeni hayata doðmuþ bir kelebeðin
tahrik eden uçuþuyla
morunu çaldýðý menekþenin kokusunda soluklanýyor þimdi
kapalý kapýlarýný aþka açan rüzgâr,
oylum karasý gölgeleri de alýp götürür beraberinde
“hayattan bir nefes daha çek!” der haziran,
býrakma onu ölene dek ellerinden.
eðreti gülüþler esir alýr dudaklarýný bir an
esaretini serpiþtiren hüzün
son bir kýyak yaparak, goncasýndaki gülü gösterir tüm güzelliðiyle
yaslandýðý yerden doðrulur
yavaþ adýmlarla yol alýr kuru çeþmeye.
bir avuç gerçek ile yýkar yüzünü
serinledikçe yüreðindeki volkandan kalma nâr
takýlýr diline us/tan süzme kâr
aklý tutulur can kesiðinde
rüya dediði hayatý tarif ederken Nablusî aynasýnda
ahlarý dövünür bezm-i aþkla
"Yaðmýþtýr bu âlemde çoðunun bahtýna kar,
Rüya bu, kimine mâh, kimine zühre çýkar! "
zorlar düþüncelerini mantýk devgeci
zorladýkça burulur yüreði, söz vermiþtir kendine
haziran kokulu þiirler esecekti teninde
üzüntüye kýsa bir ara verircesine
diline doladý usta nakaratý ve düþtü uçan bir kelebeðin peþine,
"zalimin zulmü timsalinde,
alma mazlumun âhýný, çýkar âheste âheste" ..