mutlak sessizlik
ölümlü bir bedende kurban edilene kadar
imkansýz aþk olarak doðar
ölümsüz bir can içinde…
I.
içinde kopan fýrtýnaya aldýrmadan daðlýyor
daðýlýyor gözlerinden mahþeri kalabalýkla ömrüm
yüzünde incecik bir sevinç pýrýltýsý seçiliyor
izi var kendi kayýp
rivayet diliyle yazýlmýþ bir dua gibi
aþk’ýn mutlak sessizliðinin olduðu yerde
“þimdi gitmek zamaný” diyen mutluluk
kentin tam ortasýnda býçaklarken hasreti
direncin intiharýyla kavuþan ellerindir
sakýn kýrma
ruhun göçmüþ bedenime þiir yazýyor
II..
þimdi soluk turkuazý bakýþlarýn
yitik bir ismin öyküsünün ilk hecesi
yeisin ortasýnda can çekiþen benliðin
küle gömülen yalnýzlýðý
yanlýþ adreslerin kaldýrýmlarý ile kesiþiyor
aþk’ýn mutlak sessizliðinin olduðu yerde
anlýk bir heves
kederli dudaklarla öpüþtürürken kaderi
göz kesiði bakýþlarla buluþturan yaþlarýndýr
yalnýz sen aðla
o yaþlar nefsimi terbiye ediyor
III…
uzaktan bir sözle kopup gelen ýrmaðýn kýrýlmasý sanki her þey
dokunulmaya ramak kala kaybolan umut
henüz yaþanmamýþ sevdanýn
kudurgan buyurganlýðýnda mübadele
kabuk baðlanmýyor bedenime
aþk’ýn mutlak sessizliðinin olduðu yerde
derin bir yaranýn
toplu iðne baþý kadar acýsýný
dil kesiði suskuyla karþýlayan ruhundur
hiç konuþma
býrak bu aþk bana kalsýn…