pe
Çoban İle Köylü
Köylü araþtýrýp incelemeden
Demedi hiç “Dilim yandý önceden”
Bakmadý eli mi, kolu mu uzun?
Kime emanettir koyunum, kuzum?
Sürüsünü verdi Cingöz Çoban’a
Sonra tevekkülle! yattý ardýna
Çoban; Öðrenmeden kaval çalmayý
Öðrendi koyundan yünün yolmayý
Tez sürede aklý erdi hinliðe,
“Satsam her birini beþibirliðe
Kurtulur daðlarýn garipliðinden,
Tadarým zenginin! necipliðinden! ..
Bir gün kuzu sattý, diðer gün oðlak,
Cebi para gördü. “Oh! ... Pek de sýcak”
Bu arada kurda verdi sus payý...
Kuyruk, iþkembe, baþ, dört de ayaðý
Koyunlarý güttü! türkü çaðrarak
Rahat rahat yattý, döþek yumuþak
Ýlkbahar, yaz, geçti, güz gelip çattý,
Köylünün kafada þimþekler çaktý
Sürüyü saymaya dama girince
Koç, kuzu nerede? Þaþtý hal nice?
Çobanda yalanýn bini bir para
Kanýp gitti hemen benim fukara
Akýllandý sanma, bizim köylümüz,
Herkesi kendince bilir: Tertemiz!
Cebinde ne varsa yine sürüye
Verdi de çobana sundu hediye!
Oysa yaþananlar farklý deðildi.
Çoban afiyetle sürüyü yedi.
“‘Benim köylüm sormaz, anlamaz, bilmez”
Çobanda zihniyet yerleþmiþ bir kez
Köylüyse çýkardý onu çok haklý
Kullanmadý asla düþünme hakký
Övündü hep “Benim dað, benim sürü
Lakin,
Çobaný seçmeyi bilmedi köylü...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.