Ağulu bal ve bıçaklanmış dal

Adýný bilmezden önce tadýný bildim
kaç katmer toprak varsa örtün üstümü
çekilsin kaným damarlarýmdan en kuytularýma
olsun zaten hayat dediðin býçaklanmýþ dal
ve aþk en halisane haliyle aðulu bir bal

avluda iki boþ musalla ölüm tek tadýmlýk
beyaz patiskalara sarýlmýþ dolaþýk yollar çýkmazý
metrelerce serap gün ýþýðý sarýldýðýmýz günah
ayaða kalkmýþ sandukalar kim etse kin gütmez kendine
gelse tutuk gitse buruk talan olmuþ güllerin bahçesi

çakýl taþlarý batmadan ayaðýnýn tabanýna
acýmadan dibinden tavanýna þu bilmem kaç asýrlýk nasýr
uyku girmesin varsýn huzur girsin yeter
güvercinleri uyutan gözlerinin derinden yuvalarýna
aldýrma çürütürüm bu hýrsla bedenimi býrakmam topraðýna

cennet sofralarýndan kalkacakken her sefer
güler yüzlü çocuklar koþturuyorken dergahýnda güneþin
naz vakti diyorum gülüyorlar namaz vaktiymiþ
secde-i sehiv ettiriyor hayatý hep tekrarýna mecbur þiirlerim
inadýna aklýma gelen kýrýk þarap çamçaðý gözlerinde

þuncaðýz dünyanýn çember sakallý kaç dilencisi kaldý
derleyip toplayýp getirsem hepsini de huzuruna
el açsak himmet toplasak sevi daðýtsak bigane baðlara
esrisek candan geçip sofiler kýzsa da bu hale iç sen de
üzüm kaç derece sýcakta kaynar yüreðim kaç derecede


olsun zaten hayat dediðin býçaklanmýþ bir dal
ve aþk en halisane haliyle aðulu bir bal





03/haziran/2007
Ankara-Hacýbayram
Sosyal Medyada Paylaşın: