MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Yalnızdı Geceler
Turgay COŞKUN

Yalnızdı Geceler



Yalnýzdý geceler…

Göz kýrpan yýldýzlý karanlýklar,
Balkonlu yalnýzlýðý solumalar,
Cam rengi beyazlýklarda aranan teselliler,
Su katýlmýþ sevdalar,
Sessizliðin köpüren kara dalgalarý vardý…

Karaydý köpükler, kara, kapkara,
Kömür rengi…
Göz kýrpmalar rakkase havasý veriyordu,
Oynaþan kararmýþ köpüklere.
Deniz yoktu, orman yoktu, kýr yoktu, su yoktu…
Kara kara oynaþan köpükler,
Balkonlu yalnýzlýklar,
Sessizliðin canhýraþ çýðlýklarý,
Yudumlanan cam rengi beyazlýklar vardý…

Geldi; ellerindeki titrek ýþýklý mumlarla.
Bir cilveli eda ki; sorma!
Þuh kahkahalar, etek savurmalar
Ve ateþi alevlendiren rakslar…
Dans etmekte döne döne, kývrýla kývrýla…
Eze eze yýrtýyor karanlýðý
Davulun tokmaklý gümlemeleri
Ve zurnanýn sihirli naðmeleri...

Devam etmekteydi dansý,
Dönüyordu cicili giysileriyle.
Etekleri uçuþmaktaydý dönerken.
Raksýn tüm iç gýcýklatan hünerleri sergideydi.
Bir türkü sesi geliyordu yakýnlardan.
Raks etmekteydi önde,
Türkünün baskýn naðmeleriyse çok geride…

Vuruyordu davul, üflemekteydi zurna,
Dönmekteydi usul usul sevda…

Ötelemekteydi, aðaran kýzýlýmsý mavilik;
Kapkara göz kýrpan köpükleriyle, ürkütücü karanlýðý...
Parlamaktaydý ufuktan koca bir güneþ…
Gitmekteydi davul zurna, görevini yapmanýn huzuruyla.
Balkon ýþýl ýþýldý artýk…
Cam rengi beyazlýklarda hüznün terk oynaþmasý vardý.

Ýnce saz ekibi almýþtý yerini yavaþ yavaþ.
En kývrak naðmeleri çalýyordu coþkuyla.
Sevda rakstaydý,
Mutluluk taþmakta,
Uzaktan bir ses de “Dans et” demekteydi sanki sevdaya…

Çok sürmedi günün ýþýltýlarý,
Gök gürlemeleri duyuldu
Ýnce sazýn büyülü naðmelerinde...

Raks devam ediyordu…
Etekler uçuþuyor,
Ýç çektiriyordu dekolte kývrýmlarý.
Þimþek ýþýltýlarý, gök gürlemeleri…
Ýnce sazýn büyülü naðmeleri…

“Boþ yere aðlama,
Gönlünü baðlama,
Ankara kýzlarýna…”

Kýpýr kýpýrdý rakkase sevda…

Þiddetlendi gök gürlemeleri,
Düþtü yýldýrýmlar.
Akþamýn kýzýllýðý bile belli olmadan
Çöktü kara bulutlarýn kâbusu…

Rakkase oynamakta,
Ýnce saz çalmakta,
Naðmelerin coþkusu duyulmaktaydý yine de…

Ýki gündüzün arasý geceydi eskilerde,
Ýki gecenin arasý gündüz olmuþtu yenilerde.

Þimþekler çakmýþ, yýldýrýmlar düþmüþ,
Kara bulutlar doluþmuþ,
Ýnce saz susmuþtu.
O güzel, kývrak müziðin sözleri dudaklardaydý sadece.

Balkon yerinde,
Cam rengi beyazlýk elindeydi.
Kokusunu çekiyor, sarhoþu oluyordu sevdanýn.
Aþk yudumlarýnýn ayyaþýydý…

Kulaklarýndaydý rakkase sevdanýn çýlgýn naðmeleri…
Yanýbaþýnda sanýyordu hala…
Kaldýrdý baþýný, aradý ince sazý.
Kabarttý kulaðýný, duymadý kývrak naðmeleri.
Uçuþan etekleri, iç gýcýklatan dekolteleriyle
Rakkase sevda bile yoktu…

Habersiz mi gitmiþti ki?
“Olamaz” dedi iç sesi…

Dörtnala bir ses duydu uzaktan…
Bir beyaz atlý adam,
Terkisinde rakkase sevdam…

Sadece baktý…
Bakakaldý…
Sustu, suskunlaþtý…

Yalnýzdý geceler…

Göz kýrpan yýldýzlý karanlýklar,
Balkonlu yalnýzlýðý solumalar,
Cam rengi beyazlýklarda aranan teselliler,
Su katýlmýþ sevdalar,
Sessizliðin köpüren kara dalgalarý vardý…

Ve bittiði bilinmeyen bir sevdanýn,
Terk edilme öyküsü vardý dillerde.

Ve bunun canhýraþ suskunluklarýysa
Yüreðin çok derinlerinde…

Sadece baktý…
Bakakaldý…
Sustu, suskunlaþtý…

Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.