AŞK'OPAT
’’Oysa Ceyhan-Adana olmasa Ankara da demezdim’’
AÞK’OPAT
bana tanýmadýk biri gibi bakma
benim yüreðim terk edilmiþ bir maden ocaðý deðil
benim hiç valizim olmadý, kefenimde
henüz terk etmeyi öðrenemedim daha
hani her geliþinde gidecekmiþ gibi olduðun
þimdi olmadýðýn yerde olmuþluðun kalsa da
yalnýzlýðým
atýp havaya altýna kafamýzý tuttuðumuz bir taþ gibi
ve sanki sonrasýna hazýrlýk
cürüm’e deðen, en ucuz þey ölüm gibi
zaten kimsesizdiler
kendini cascavlak bir marþandiz sanýyordu zaman
gönlüm;yel deðirmenleri don kiþot’u
rengim; cepte bir kardelen hüznü, alesta bir çavlan
endiþem; sulfata, kaput bezi, bayýrda menhus bir dulavrat ot’uydu
bilirdim ’yaþý yoktu ezgilerin, türküsüz olmazdý yollar’
birbirine benzeyen malum akýbetleri bulaþmýþ olmalý ki
yitip giden yüreklerin
her nasýlsa daha çok var ediyormuþ kendisini insan
keder deryasý sýðýnak kabul etmezdi
senin elleme küserim çiçeðine benzeyen ellerin vardý
üstünde siyah önlük, beyaz yaka, cebinde kalemin
kitaplarýný, defterlerini, iki kolunu dirseðinden hafif kýrýp
yüzünde hiç eksilmeyen çukurova sýcaklýðýnla
tutup yapýþtýrýrken göðsüne
bileklerimde kelepçe çürükleriyle
bense sarýlýyordum zula’mdaki yasak bildirime
yüreðimin gizli bir yerinde seni
hiç büyümemiþ bir siyah beyaz fotoðraf gibi saklýyordum
üstelik bakýþlarýnla ýslak bulutlar tutturuyordun bana
mazlumlarýn gözyaþýna durup dinlenmeksizin yeniden bir bilet alýrken
sonrasýnda hep yüreðimi býrakýyordum bir nehir kenarýna
çünkü ortalýkta
‘’asmayalým da besleyelim mi?’’ diyordu biri!
plaze de mayo’da da
la perla önünde de toplanýyorlardý mayýs anneleri
oysa yazmýþtý attila ilhan ‘’an gelir’i’’
dahasý nazým hikmet vatan hainliðine devam ediyordu hala
ve ben büyük, iri, nasýrlý, emekçi yumruklarý gibi
yâr’e sunulacak taze bir gülü koparýrcasýna
havada þaklayacak kösele bir kýrbaç gibi
sýkarken körpe ellerimi,
karnýný yarýp çýkardýðým sigara tütününü
basýp en yaralý yerimle giyiyordum yaþanýlaný
sense;
içinde sen olan
kendime verilmiþ söz olsanda
görüyordun mektebinde
adalet mülkün temelini
birileri dinlerken tamburi cemil beyden
kürdîlihicazkâr peþrevini
bense;
okuyordum börklüceli’yi þeyh bedrettin’i
oysa þimdi!
anlýyorum ki ben
anýlarý pimi çekilmiþ bir el bombasý gibi taþýmýþým
bir mavzer namlusu kadar parlak acýlar
iþkenceler, mapuslar aramýþým
sense diploma!
kendi yalanýna inanmýþ bir karanfil tohumu býrakmýþýz yaþama
þimdi müstesna bir kan davasý gibi
çok eskiden hatýrladýðým o yorgun karanfil tohumu çiçek açsa da
içime belalar düþüyor aslýnda
birbirimizde korkunç kayboluyoruz
belki de tükeniyoruz
oysa þimdi susmam
yas tutmayan sualine yanýtsýz cevabýmdýr
kaçýracak gözlerinden ve yüreðinden baþka yeri olmayan
sebebiyle çýplaklýðýmýzda
ki
aþsa da maksadýný artýk sözler
yüreðimde dudaklarýnda eriyen ilticacý düþlerim
aþk’opat anýlarýmýza intiharýmýzdýr
kenan can yoldaþlar
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.