Ay! ne mutlu bana,
Bir horozum oldu sonunda.
Vakitsiz ötse de
Kesmeye kýyamadým iþte.
Yalaný pek sever bilirim.
Olur, olmaz yerde ötüþünü severim.
Öðlen vakti, sabah oldu diye kandýrýr,
Geceleri uykudan kaldýrýr.
Denizli horozu malum,
Sesi pek makbul…
Kendisini görmeyin,
Düþleriniz mahvolur.
Tavuklarý tilki kapmýþ,
Garibin kümesi boþ kalmýþ.
Doldurmaya çalýþýr da; nafile,
Yalan yalan üzerine.
Pazara gittim,
Bir tavuk aldým geldim.
Gece vakitsiz öterse,
Kümese salýveririm.
O da susar böylece,
Millet bir oh çeker derince.
Tavuðu gelmiþ, gece onunla uðraþýr.
Vakitsiz öterse, akýllarý baþtan alýr.
Bu defa, ben bile kurtaramam.
Birinin elinde kalýr.
Ah be dostlar,
Endiþeliyim akýbetinden…
Vaktinde ötse de
Ben de kurtulsam bu dertten.
Kesilirse, ne yaparým
Eti de karttýr, piþmez korkarým.
Kendi halinde bir horoz aslýnda,
Tüm gün börtü böcekle uðraþmakta
Gedikli horozum benim,
Yalan ötüþünü severim.
Akýllan artýk, bak bu son þansýn.
Kümesine sahip çýkasýn,
Vakitsiz ötmeyesin.
Yoksa, bulgur pilavý üzerinde pek de hoþ görünmezsin.
Esinti