þair
kendi ýþýðýna gömülen
yalnýzlýktýr
önce
baðlar bozuldu
þaraba durma vaktiydi aþkýn
sonra bahçeler kurudu
bir bir söküldü kökleri hayatýn
çözüldü insan
sorgularýnda kirli bir gölgenin
beyazýn rengi deðiþti duvarlarda
tanrý tanýmaz bir sevdaydý ferman
bütün yataklarda daðýnýk kaldý yüzümüz
acýlar boyumuzu aþtý
aþtý daðlarý hayata karýþtý
uzun bir yolculuktu ayrýlýk
yýrtar gölgesini bir hayat kadýný
gömer kendini geceye
ay ýþýðý susamayý bilmez terle koþtururken
deniz aya ay denize susar
konuþmayý bilmeyen iki akrabadýr onlar
onlar ki
aþkýn ýþýðýnda boðulurlar
bembeyaz bir çarþafý kirletir bakire
bir çocuk dondurmaya batýrýr diþlerini
bir adam abanýr düþlerine
þimdi bu þiirin üstüne sürgü çekme vaktidir
sen nadasa yatýr gözlerini
þimdi uzak bir þehirde
beþ çocuðuyla birlikte
yaþlý kadýn duluðunu omuzlamaktadýr
akþam daha yeni olmuþtur
gece büyür gözlerinde
hamallar ayrýlýklarý yükler vagonlara
bir hasret rüzgar yakar geçer
elindeki karanfilleri
yeþiline yaðmur yaðmýþ dallar gibiydi
çocuklarýn gözleri
ellerine almýþlar simitleri
yanýnda turþu da olsa
baþka bir þey istemezlerdi hani
þimdi gelincik tarlalarýna
çoktan inmiþtir domuzlar
f tipi ceza evinde
açlýk grevine baþlamýþtýr mahkumlar
sýnýrlarda bir suskunluk baþlar
sevdanýn pusuya düþme vaktidir
karanlýðýn bitmesine omuz vermiþ bir adam
söver durmadan
yaz yaz der bitmiyor acýlarý
uzun bir yolculuktu sancýlarý
eylül
özgürlüðün
ýþýða durma vaktiydi
01 eylül 2009
Ýsa Ýnan