zaten ne olduysa da bundan sonra oldu
kabuðum çatladý
ve akýn akýn çýktýlar içimden
daðýldýlar dört bir yanýma
baktýkça sana…
sözünü tutarken
…aþk
zamaný býrakmýþ
hiç umursamadýðý yalnýzlýk ve depresyonda boðulanlar için
saçlarýma rüzgarýn savurganlýðý ile dolan anýlar
sessizliðini hüküm sürüyor
gözlerinin derinliklerinde yüzmek
kanlý dudaklarýndan öpmek gibi
“alýþtým” konulu düþler sergisinde gezinirken
…gözler
mükemmel bir imkansýzlýkla bakýyor
yokluðun kör bir ses gibi sürtünüp duruyor kendime
sonrasýndan öncesine
varlýðýndan hiçliðine
“tekrarlar için uzun yol” filminin fragmanýnda
tanýdýk bir isim
…ölmek
tüm kayýp aþklarýn söylendiði þarkýlarda küllenmek
meydan okumaktýr fotoðraf okumalarý
bir hayatýn söylenmemiþ yerlerine
zamansýzlýk içinde birbirine rast gelen iki cisim gibi
cansýz ve algýsýz
bakýyoruz þimdi bizden gidenlere
böyle iþte
aþk diye gelir geçer adamýn aðzýna
sol yanýndan gökkuþaðý çýkaran hasretin gözyaþlarý
kalbin gecesini
kentin sabahýný vuruyor
belli ki üç noktasýnda taþýrdýn kýyameti
naftalinli çeyiz sandýðýnýn en dibinde
anlamýný öðüten bir sevda saklýyor kendini
hiç açýlmayacakmýþ gibi
terk edilmiþ sözlerin
unutulmuþ yüzleriyle geçinen tüm mazidaþlar
…sevinin
böyle sevmeye ayrýlýk da yakýþýr
çünkü eylül geliyor