kapanan göze deðsin bir tutam sevgili ýþýðý
ki þiir olsun geceye
geçerken uðrayan bugün aþk
yarýn ölüm…
dfn
her kozayý ayrý ören aþk
merhametin edipsel lisaný ile yazýlmýþ
en edepsiz vurgusu
"bu sondur" diye
ama bu þiir asla
gündüzü kör göze iliþtirmiþ
dudaksýz bir tövbe peþinde ki uçuðun
en küçük akýntý içinde kendini derya sanýyor
ihanetlerin hipnotize ettiði yalanlarla geçen zaman
suyu derinleþtirirken
seni dipsizleþtirir
sanma vazgeçiyorum
sadece
hatýralarýn yüzü suyu hürmetine
deniz gözlerimde kalan son parçaný siliyorum
hiçliðinden mütevelli boþluðun
kýrýlmasý muhtemel bir kalp için
sanki biçilmiþ kaftan
giyenlere de
giydirene de selâm olsun
benim kalbim ebedi çýrýlçýplak
deðil mi ki beni de bir kaþýk suda doðurdun sen
belki bir boðumda birkaç eski nefestim
ya da eski bir parçalanma
alamadým alamadým alamadým
hep yutkundun
kendimi senden aldýrmadýn
yalvar yakar sözlerim
tevekkül ederken gecikmiþ bir ihtirasla
benim gecem
senin cinnetin
kendi öyküsünü yüksek sesle düþünüyordu
affet…ahmaklýk ettim iþte
oysa aþka veda etmiþ her ahmak bilir
aðlamak için deðil
yalnýzlýk içindir gecenin güzelliði
þimdi hangi sesle uyanýyorsun
ve hangi seste
yaþam çürümeden bedende
alfabenin son harfi hep sen
ecele þirk koþan bir sefalet mavisi boyayacak
feri sönmemiþ bu aþkýn
kemsiz gözlerini
elbette bilirim boþ vermeyi
ancak hiç dolu almadým ki
kýyametimi erteleyip erteleyip
sevdama yasladýn çok zamanlý her acýný
ne secde bildin
ne de yemin
her itiþinde bizi iflah olmaz ayrýlýklara
tabutsuz duasýz bir sitem karþýlayacak
nasýl olsa araftýr her iki cihan da sana
deðil mi ki toprak da haram
bütün dünya senin olsun
ama bu þiir asla…