Kaya Kasidesi
Pek kýymetli kadim dostum, büyük felsefe sistemlerinin kurucusu; büyük feylozof, psikolojik çözümleme adamý; ne desem saçma gelecek:
Kayahan Niyazi Boyacý’ya..
ulur hakanlar baþýmýzda,
sevinir gökkubbe altýmýzda.
cennetten düþer üstümüze bahar,
aklýmýzda teþrin ilkinler pasýnda.
toz kelebeklerinin ufku selim
ikta-i rum’un kenarýnda.
gölcükler ve tey ayaklý kadýn,
elleri avucunun da ayasýnda.
yalýn ayak bir bahar ýlýklýðý okþuyor,
koþuyor kadýnýn aynasýna.
þarap bile baðýrýyor ardýndan,
ey ulu bahar, neden gelmedin çiseleyeni almaya?
gerek bile duymaz at koþar busesinden kadýnýn.
ne gerek var ki havayý ýslatmaya?
su ile þaka olmaz.
su ýslýk çalar güneþin feryadýna
günler boyu bahar, kýþ, münacaat..
davet eder insaný kadýnýnýn bamya ayýklamasýna.
sesi kadýnýn ellerine yapýþan,
kim bilir hangi çukur adalarýnda
garip bahar ortalýðý yýkarken, yapraklar,
hareket temin eder yýlanýn aylaklýðýnda
gök yarýlýr kýþtan,
yumuþakça iz verir saman, har vurur aklýna
buz gibi bir uygarlýk yapýþýr patilerine turuncunun,
uçsa belki kurtulur insan denen mahlukun yanýna
inci denen þey bu taze aldatma insaný,
tek nefes þeklinde görüldü çirkin kadýnda.
yedi iklim dört mevsim siliniyor.
haber salýyorlar dört bir yana,
itmiyorsunuzudur bir yere, ellerim kalbinizde,
cevap verir size tanrý, yutkunurken melek sayfasýnda.
saat refaketinde silinip gider geçmiþ,
unutulmayanlarýn tek kurtuluþu kadýnýn aynasýnda.
ey yerleri yaratan, iki üç puanla bizi ayýran musalla!
ey gökten köþkümüze yaðarken gülen kaya!
kuþ yuvasý acýkýr yine,
çakar yýldýrým gibi bir havlu memleketin çatýsýnda.
sen uzat ki sakalýn ömrün olsun ey kaya!
sen tur at ki insanlar þýk görsün ey kaya!
arada bir görün de bize,
yine yine öpelim gözlerinden darýlýnca!
bir yazý yazmak niyetindeydim,
yayýlsýn artýk, tanýnsýn namýn uzak diyarlara!
gün ýþýðý yakar midemizi
sen adým at ki dünya sallana.
külliyatýnla yatasýn, erkenden uyanasýn ey mütercüman!
çýkasýn alnýnýn akýyla lavdan, giresin sýnavlara!
müm zil aklýn yollarýnda ýþýk!
ey kaya, sen ki hepimizi ýlýtýp gidersin kuran yoluna!
tek rakibin kendin, iþitme diðerlerini,
ey nam-ý âl’i þeref ihsan eyle bu mekanlara!
aklýn yoku birdir, varý iki,
sen geç de ýþýk ol hepimizin þeriatýna!
al eline sazý dindir sýzýlarýmýzý,
as gönlümüzü yüreðine vakt-i keratýnda.
ey kaya, ey oðul, ey ana, ey ulak, ey meth eden!
seni kýzdýranlarýn yapýþtýrayým bir hilal zambaðýna!
derdimiz bellidir ey kaya, ey kahinat!
bize küfredenlerin haddini elbet bildirir tabiat.
en iyisi yazmaktýr dedik, ettik bir vir’an,
yok edemezler bizi kalmasa da yüreðimizde takat.
mümkünse aþkýmýzý ilallah sevgisiyle harmanlamak,
deðilse de atar bize tanrý, getirir kendimize bir tokat.
ey allah! ey yaradan, senin için yaþýyorum bilesin,
bindirip de götürmeyesin ha bizi uzaklara, ey murat!
istikbal, diyor toprak gücünü toplar
bir nesli susuz ve nefessiz ortalara salar
bineceðiz bir atýn sýrtýna,
düþman ardýmýzda ölüleri yakar
yazacaðýz, yazacaðýz ölene kadar,
ismimizi yýldýzlarýn yanýnda görene kadar.
devamý yok mudur bu tasvirin?
seven, damýna gönüllerin, birer atlýyla konar?
uzunca yaþa kaya, bereketi olsun ömrünün.
ortasýnda yükselsin her daim yýl gibi gününün.
üstelik tanrý seni sevsin,
sönmesin ýþýðý zülfünün.
medar-ý iftiharý ol dünyanýn, ahirette hakim ol,
sonu olmasýn, red etme sakýn emr-i üstünün.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.