içimdeki öfkeme sýðmýyorsun bu ara yapýþmýþken aklýma bu sevdanýn izbesi artýk yalnýz doðuyorum hayata sana býraktým dokuzuncu köyleri
içimin nehirlerine saldým seni o nehirler ki cehennem ateþi kadar deli sen içimde koca bir dað ha düþtü ha düþecek dizginledim sana dair düþleri az kaldý seni tümden biçecek
unutacaðým ! kimliðine damga vuran zeytuni gözlerini telaþýna düþtüðün saçýndaki simleri sakal içi gamzende sakladýðýn gizleri
ve ellerini yorgun argýn her akþam kanayan dizlerini yaþanmamýþ çocukluðunu düþürürken avuçlarýndan ve diþlerken kenarýndan bir umudu kesilen göbek baðýnda yorulduðunu ve sevdiðim o yorgunluðu hani özlemlerini senin bile zaman zaman hayretine düþtüðün ergenliðini yaþamadýðýn þekliyle hayata küstürdüðün
þimdilerde içim çok uzak sana yoruldum seni yalnýz sevmekten hala kanar sol yanýmda bir yara sök at beni bilmediðim yerinden
sana dair tüm duraklarý topluyorum içimden kaldýrdým adýmýn yanýndan adýný ve siyah –beyaz duruþlarýný çerçevelerden hiç bilmediðim bir coðrafyanýn haritasý yüzünde fýrtýna desem deðil, tsunami içinde ve hiç gitmediðim çok uzaklar gözünde