zamaný soymuþlar
yolmuþlar günleri takvimlerden
kaþlarýn arasý oluk oluk
belli
yarýnlar gergin kanatlarýyla ölüm
zehir arýnýn balýnda, karakovanda
zehir dostun aðzýnda, dilin çatalýnda
çürük topraðýn derininde akrebin iðnesinde
yalanýn bilmem neresinde zehir
çarpýk adýmlar birbirine dolanýyor
caddeler tekme-tokat
gözlerde bin yýllýk çýbanýn irini
gözler patlak
sen ne cengaversin
ne de panzehir
yüz verme yüzsüzlüðe
yüz bu deðil
bir kaþýk suda fýrtýna
gemiler batar her defasýnda
armadan çöker
çöker armadan sonunda
bir kaþýk suda
nar çiçeði sanma kan revan dudaklar
sorma
dost kimdir sorma
geceye sýzan duvarlarý çek üstüne
maðaralardan yükselen hýçkýrýklardýr gecenin emzirdiði dertler
memelerinden kan gelinceye kadar
geceler dert emziriyor
farkýnda mýsýn
küf
çiçek bozuðu
rüyalarýnýn gümüþ kapýsýnda
leþ kokusu ýtýr, bir yudum huzur
sanma
gün olur
ne çatlar göðün þahdamarý
ne de güneþ doðar usuldan
söylesene
daðlara çarpmayan yankýyý
dillere düþmeyen þarkýyý neylersin
söylesene
bulutlar kapkara
ciðerlerin körpe hala
yapma
girmeden kursaðýna burnundan gelecek lokmayý
acýlarýna katýk yapma
ihanetlere yükleyip yaþamý
susturuyorlar
nar çiçeðim
kara bulutlar kan kusturuyorlar
Müsade Özdemir