urganlarý ayaklarýma dolayan bu cadde, bu ev, bu sarý ýþýk beni çileden çýkaran ne varsa hepsi, hepsi bu þehirde çoðalan kadýnlar, azalan sevgiler ýsýran köpekler, aç kurtlar hepsi, hepsi bu þehirde inanmýyorum, sen bu þehirden olamazsýn
bu kalabalýðýn, bu yokluðun matemini kim tutmalý ölülerin kehanetlerini kim yapmalý kitaplarýn yalnýzlýðýný kim yazmalý tarihin inanmýyorum hiçbir þeye inanmadýðým gibi ne bu þehre, ne de sana inanýyorum
çocuklar oynamalý bodrumlarýnda, üzülmeliyim þehri bir hayalet gibi dolaþýp tekrar gitmeliyim aþklara susup ardýmdan bakmalýsýn hiç konuþmadan, öyle maðrur, öyle sefil
döndüðümde çocuklar oynamalý kapýnda
kimi zengin, kimi fakir uzanýp bir bir koparmalýyým öldürmek, sonra diriltmek için hepsini ve sen hiç düþünmeden her zamanki gibi ejder pençesi ellerinle avuçlayarak bir bir öldüreceksin kapýnda açan çiçekleri o zaman ben her þeyi yeniden anlayarak þehirden senin olduðun bu lanet þehirden bütün baþka þehirlere göçeceðim
gittiðim her þehirde yeni bir mezarýn olacak
diriltip diriltip tekrar öldüreceðim seni ve en sonunda kristal kadehlerde geçirilen cinnette yaðmurlu ve sisli bir havada kendi ellerinle kazdýðýn gönlüme sonsuza dek dirilmemek üzere bambaþka ve hiç bilmediðin bir þehirde aþk için hiç ummadýðýn bir anda hiç ummadýðýn bir þekilde bu gri / kýzýl þiirden bile habersiz birbirimize yabancý bakýþlarla gömeceðim seni Sosyal Medyada Paylaşın:
halikarya Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.