Sana

bütün dünyayý
armaǧan ediyorum sana
içindeki bütün güzellikleriyle …
kötü olan ne var ise geride býrakarak
yüreǧindeki acýlarý
gönlünden sökerek
bulanýk nehirlere atman için
yok ederek eski yaralarý
yeniden gülmen için
melekleri kýskandýrýp
tanrýyý dize getirerek
yalvarmasý için sana
aǧýrdan alýyorum zamaný
terazi daralarýnda…
zaman aptallaþýyor
senin güzelliǧine karþý

güneþe selam gönderiyorum
her sabah sana doǧmasý için
mehtaba name yazýyorum
hüzünsüz bir akþamda
pencerene yaslanmasý için
gözlerindeki yorgun canlýlýǧý
yarýp þafaklara akmasý için
bütün canlýlara yalvarýyorum
herkes ömründen bir günü
sana baǧýþlamasý için…
ben ise ölümden de mesudum
hayalinle bile…
sevdan gizlidir derinden içimde
ne bin satýrlýk destan,
nede bin kalem yetmez
seni tarif etmek için
gizlenen güzelliǧini gül cemalinle…

sabaha söylüyorum sam yellerini
soǧuk bir günde senin yönüne
dönerek esmesi için,
sýcaǧa sitem ediyorum seni terlettiǧi için
en çok bahara seviniyorum
çünkü sen hep bahar olduǧun için
çiçeklere gülümsüyorum
her buketinde sen gizlendiǧin için
güzelliǧine bir nebzede olsa
gizemin gizlendiǧi için,
kainata bakýyorum,
seni görüyorum her nesnede…
atomun en küçük zerreciklerinde
denizin deli dalgalarýnda…
ruhumun kýyýlarýnda
bir liman inþaa ettim sana
istediǧin kadar demirlemen için
göǧsüme bir iz býrakýp yüreǧime
girmen için
altýn tepsilerde yediveren
yemiþi sunuyorum
hepsinden birer tane tatman için
kaþýný kaldýrýp bana bakman için
kendinmden de kýþkanýyorum
seni sana gelmem için

yeniden yaratýyorum
silbaþtan doǧayý
güzelleþtiriyorsun mevsimleri
ve oniki ayý…
sana koþuyorum rüyalarýmda bile
sevdanýn sarhoþluǧunu
kadehleyip içerken
bir göz atýyorum gül yanaklarýna
kapýnýn önünden geçerken
dilim dilim doǧruyorum dilimi
bir kem söz bile etmesin diye sana
tapýyorum ruhumdan yüreǧimle
derinden senin ruhuna…
ecele meydan okuyorum
sevginin kuvvetiyle
bütün imtihanlarý veriyorum
ikmale kalmadan
eylüle varmadan,
çoluk çocuk sahibi olmadan
çocuk olmak istiyorum
seni üzmemek için
yüreǧimle sana…
tarlada buǧday olarak boy atan
deǧirmende beyaz una dönüþen
ocakta piþen ekmeǧin
olmak istiyorum
her öǧün yemen için
temmuzda gür yapraklý bir söǧüt
gölgesinde uzanýrken vermen için
bana öǧüt
güneþte yürürken gölgen
kendini ýsbatlaman için
çekmecede duran belgen
olmak istiyorum

sana çiziyorum bütün heykeltraþlarýn
heykellerini
resamlarýn en güzel resimlerini
denizin dalgasýz sakin halini
güvertenin gövdesini
bir evi gizleyen perdesini
allayýp gülleyip bahar gibi
sana vermek istiyorum

03.03.2009. Bornheim – Stadt – Bücherei, saat 15:00’de
Hasan Hüseyin Arslan
Sosyal Medyada Paylaşın: