"bir dünyaya sýðmazken iki hükümdar
bir posta sýðarmýþ kýrk derviþ"
durulandýkça yar sinesinde
yedi günahýn evladýydým
yalan uyudukça baþucumda
dil kesiði intiharlar sakladý acýyý
þehir uyandý kendi matemine o an
sokaklar
kayýp namuslarý pakladý
her direkte yaslandýkça
yaþlandý ihanetin ter kokusu
ayýp tezgahlarýnda satýldý
adem ile havvanýn ruhu
zemzem olsa tanrýnýn gözyaþý
kuyular dolsa ahh’larla
kimde kalýr yusuf’un ahý
ki
mukabeledir aþk’ýn adý
zikrettikçe içimde ki yerle gök
boðazýmda düðümlenir
piç istanbul’un
hiç kadar sevdasýnda
boðma beni ey þehir
ben gelip gidiciyim
her tokat sonrasý
sýrtýný döndükçe hayat bana
dönüþlerin kadar kolay olmadý
yolum yoluna
kendimi çaldým da geldim sana
muayyen günündeydi
alnýma yazýlmýþ her leke
temizlendikçe kirlenmiþ ruhlar kahvesinde
kenar mahalle aðzý vaftiz ediyordu çýðlýðý
yýrtýk keman sesiyle
ikinci köprü altýnda yakaladý
korkak intiharlar ikinci þansý
çürümekteydi her hikayenin kahramaný
yalan istanbul’un
talan etmiþ sevdasýnda
bul beni ey þehir
ben kayýp gölgenim