yanlýþ bir þey var bu alemde
yanmýþ bir þey…
küfün külü savruluyor havada,
çürümüþ dokunun son kokusunu
nefsin pis nefesini taþýyor rüzgâr,
ihanet duygusu topluyor her bulut
iðrençleþiyor þarkýlarda salýnan ay!
herkesin bir cinayeti var;
göðsünüzde teraziniz
kalbinizde hücreniz yok mu sizin!
girin,
dökün içinizi içinize
siz de bir þey duyacaksýnýz sizde
mideniz varsa
bulanýr,
kusar yüreðiniz kendinize…
görmüyor musunuz;
bir turna kýnalamýþ kanatlarýný vurulmaya uçuyor
bir ceylan avcýsýna koþuyor ölmek için,
kapan kuruyor fareler insana
yarasalar altýn kafeste ötüyor!..
için için tütüyor bu dünya
yaðdýðý yeri kurutuyor yaðmur
çiçekler kin döküyor
aðaçlar nefret,
bir yaprak bile kanatýyor topraðý!..
yalanla örülmüþ kutsal dil tapýnaðý;
iki kör pencere
iki saðýr oda,
iki yüzlü yapýda iki süslü kapý
bir eþikten pak geçen
diðerinden kirli çýkýyor…
ve keskin bir sözle bölünüyor zaman…
biliyorum,
yanlýþ bir þey var bu alemde
yanmýþ bir þey…
yine de aðlamam,
sevgi saðlam surdur
son umuttur;
nehir geçmeyen bir þehirde
sudaki sevgilimi arýyorum ben!