garip bir sessiz sürüngendim
ve bir o kadar ahmak
þehvete kapýlýnca bedenimin kuduruk salyasý
kapanan kalp kapýnýn sýk sýk yumruklanmasýydý
panik atak seviþmelerin utangaç kadýný
ölürken
avucunda sýktýðýn kanatlarým
defterinde dürülmüþ yalnýzlýkla kanatlandý
ben kendimi aradým sende
iþte bu sekiz dizede
yanýnda boðulmayý öðreniyordum
denizi aþýrdýðým balýkla
zaman kabarcýklarý
sýrtýnda su topladýðýnda
patlayan her nefes alýþýn
dudaklarýmda iflah olmaz bir arsýzdý
ve hiçbir küfür sen kadar yakýþmýyordu
ben soluðumu aradým sende
iþte bu yedi dizede
dilini ve hýnzýr dillerini arýyorum
kayýp bir lanetin baþkentinde
secde ettiðin mekanlarda
alýn izini süpürmüþ kocakarýlar
kocasýný aldatan karýlarla yanýyoruz
seferini erteleyen gemilerin kýç tarafýnda
ben namusumu aradým sende
iþte bu altý dizede
feveran bir ihtimal
tomurcuklanýnca gözlerinden kalbime
Ayasofyayý ibadete açardým sýrf sen bana iman et diye
kehribar rengi bir tespihe dönüþürdüm
sabýr niyetine beni çek diye
ben tahammülümü aradým sende
iþte bu beþ dizede
geçmiþ
þizofren kokulu mektuplarýnda daðýtýrdý aklýmý
bir varsýn bir yoksun
tam da kabuk baðlamýþken yarýnlarým…geliyorsun
ben yarýnlarýmý aradým sende
iþte bu dört dizede
uðrak yerlerim kýrýlýyordu
güneþe çýkýnca seni takýyordum
kamaþan sadece kalbim deðildi ki
ben gözlerimi aradým sende
iþte bu üç dizede
rüyaya dalmak
hep sana bakmaktý
ben rüyalarýmý aradým sende
iþte bu iki dizede
seni seviyorum
sen kendini bulamadýn bende
iþte bu tek dizede…