“ ispat edilmeyen hiç bir suç,
suçu ispatlanmamýþ hiç kimse suçlu muamelesi görmemeli…”
ben soluk taþýyan göðüs kafesiyim
bilinmezliðin ince tabakasý ben
zincirli uykularýmýn karabasan düþünde
yüreðime hançer gibi ayrýlýðýn kan fehmine
kasýrgalar önünde cýlýz bedenimi paramparça eden ben..
kim var gizlenen manzaranýn arkasýnda
kim var yeþilliðe sarý beniz reva gören kim.
zerre kadar sevgiyi bana çok gören kim
yüreðimi elime diken kim.
daraldýkça daralttýlar saadet çemberini…
garip bir dünya misafirliðindeyim
ateþi yüreðimle tutuþturuyor sýr bir el
külü sesimle savuruyor bedeli bana ödeten
bir cümlenin ensesinde cinayetti
yürek madenimin ýþýksýz kazýlarýnda grizu patlamasýnda diri diri yakýlmaktý
ibrahim gibi ateþ kapanýna mancýnýkla atýlmaktý
bir avuç su içinde ölme arzusuyla boðulmaktý
izahý yekünsüz sarý bir sabýrda kalakalmaktý…
“ ne garip bir tecelli,
ne baþ edilmez çýkmaz…”
__lwnd