HEYYY GARSON...
HEYYY GARSON...
Heyyyy ! Garson.
Donat þu masayý hadi çabuk,lâkin..
Önce þu kara örtüyü kaldýr üstünden..
Görmüyor musun üstünde aðlayan çocuklarýn,
Hâlâ kanlý cesetleri var..
Tabaðý da al götür istemem,
Kenarýna çaresiz insanlarýn kahýr izi yapýþmýþ..
Kaþýk desen yalancý aðýzlara deðmiþ baksana,
Çatal þeytanýn týrpanýndan kesilmiþ
Bardak desen ondan beter,
Daha bir yudum bile içmeden kederle dolmuþ.
Durrr..býçaðý da al gözümün önünden..
Gördükçe sýrtýmýn yaralarý sýzlayacak yine..
Vazgeçtim;
Býrak hepsi kalsýn..
Sen en iyisi koþ oradan bana susamý yanýk bir simit ile,
Demli bir çay kap gelll..
Ama bardak ince belli olsun mutlaka ,sakýn ha! unutma usta..
Hele ki dosttan geldiyse buðusu, ne mutlu..
Beni bir ömür boyu doyurmaya yeter inan bir yudumu...
Bak þimdi…
Kudurdu kalemim yine ,tutamýyorum mürekkebin küfürünü,
Çözemedim bir türlü bu fâni dünyanýn kördüðümünü,
Heyyy garson ,hemen çaðýr gelsin þu yakýþýklý müdürünü,
Þekerlere tuz ekmiþ yine ,vallâh kafam attý basacaðým mühürü…
.
.
.
.
.
.
.
.
.
ecedemet…
Önemli not;Yemek sektöründe çalýþan aþçýlara,garsonlara,komilere,bulaþýkçýlara ve hatta
evlere servis yapan motokuryelere en derin saygý ve
selamlarýmla…
Onlarýn emekleri kolay kolay ödenmez…
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.