Nepal'in gürültüsü
bir akþamüstü
hasretin türküsünü çalýyor Suavi baba
bense içimdeki her bir þeyin bilinmezliðini hafifletmeye çalýþýyorum
avuçlarýmda bir yolculuk giderek gülümsüyor
gözlerimde inci gibi doðurgan bir mesele
ellerim ilk defa doðru bir þehri gösteriyor
hüzünlü bir perþembe günü
omuzlarým düþük
suratýmda bir kedinin sokakta kalmýþlýk duygusu
þiir yaz diyor Müzeyyen
o konuþuyor ben yazýyorum
o gülüyor ben bir kere daha yazýyorum
kalbimdeki sessizlik anlattýðý bir çok kimliðe þapka çýkartýyor
en çok burada mutluyum diyor Müzeyyen
en çok burada
Suavi hasretin türküsünü çalmaya devam ediyor
bilmediðim bir nedenle
bilmediðim bir duyguya sakin duvarlar örüyorum
sahi
bir insan sana kaç kere bölünür Müzeyyen
susuyor
bir bildiði var da susuyor
ne söylesem söylenmiþ
ne aðlasam aðlanmýþ gibi oluyorum
bitmek bilmiyor yazmaya çalýþtýðým bu akþamüstü
bir perþembe günü
her þeyin sonu
Müzeyyenin yeni bir baþlangýcý oluyor
durduðu gibi durmuyor zaman
Suavi türküsünü baba gibi çalmaya devam ediyor
bense bir duyguya þiirler bitiriyorum
...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.