Piþmanlýðýmýz unutulmasýn diye kuruyup ufalmýþ o fotoðrafýn arkasýna attýðýmýz tarih ; Ekim/93
En çok da avuç içinle gülmeni saklaman, çarpýk diþlerin, kocaman gözlerin ve aþý izin benziyordu bana Zamanýn gerisinde kalmayý bölüþen iki çocuk Aðaç kabuklarýyla örülmüþ o ev Kandýrýlmanýn boynunun vurulduðu giyotinli ahþap camlar Hep açýk kalacak olan yaralarýna bastýðýn sargý bezlerinden muska senin boynunda Bize yasak olan misafir odasýnýn vitrin camlarýnda,gizlice kulaðýmýzý dayadýðýmýz o deniz kabuklarýnýn büyülü sesi Sen kireçli duvarlarý kolonya eklediðimiz ispirtolu kalemle karalardýn, benim cebimde yeterince uzun bir masal yazamadýðým için tükenmez kalem Verdiði aydýnlýða uygun ödeme koþullarý saðlayan isli bir lamba Bakýþlarýmýz ýþýl ýþýl kelebek tozu Ve odalarýn tamamý týka basa çocuk rüyalarýyla doluydu Sonra o ayçiçeði tarlalý yatak örtülerinde yüzümüz Güneþ’e deðil Ay’a dönük yine, Uyku denilen sýðýnaktan her çýktýðýmýzda, aslýnda ölümden döndüðümüzü umursamadan kaldýrýyorduk göz kapaklarýmýzý Çay suyunun ocaða koyulma sesi.. Önü açýlmýþ ayakkabalarýmýzla toptan fiyatýna perakende bir çabayla minibüs arkasýndaki kutu bisküvilerin peþinden koþardýk Üstümüz baþýmýz az önce kurutulmuþ kýyafet kokardý Kollarýmýzda daha yeni odun taþýmanýn izleri Hazýrlýksýz yakalandýðýmýz her kýþa deli gibi seviniyorduk yine Yaþlý bir kadýn yün eðiriyor kucaðýnda, onun kokusundan provasýz bir hýrka omuzumda Bundan sonrasý onun için ; ellerini ayný hizada uzatýp saatlerce çile doldurmaktýr yanlýþ örülü birbirine girmiþ damarlarý Düðmesi kerpetenle çevrilen bir radyoda "Bir ayrýlýk, bir yoksulluk, bir ölüm" çalýyordu Soba arkasý minderde, seninle aramýza en somut anlamda bir tek kara kedi girerdi Biz ki korkuluðun en iyi arkadaþýydýk ve kýlavuzumuz kargaydý Sen deðil miydin biraz daha yaþamasý için, kirpinin çektiði dikenlerden atlayýp, merdiven altýna suyunu emmiþ ekmek býrakan.? Ve hazýr telleri paslý mandallardan voltraný oluþturmuþken, Uzay boþluðundan çektiðimiz mavi ipi samanlýða baðlamýþtýk Neticede salýncakta belli bir yüksekliðe ulaþmak, gece olduðunda Samanyolunda yýldýz aramaya benzer Neyse ki Evrenin acýmasýz yasalarýna yaþýmýz tutmuyordu daha Ki bence de maneviyat için en hakiki mürþid ilimdi ama, 30 eþit parçaya bölünen toplam sevabýmýz, kenarlarý kývrýlmýþ bir cûzun arasýnda býrakýlmýþtý Zaten pek ilahi bir teslimiyetle gitmediðimiz Kur’an kursundan kaçmýþtýk o cuma günü Ýçimizde dört rekat eksik kýlmanýn huzursuzluðu ve kekeme Burhan’ýn Sübhaneke’yi daha uzun okuyarak Allah’a bizden daha yakýn olduðu kýskançlýðý vardý Bizim aklýmýzda maalesef dualar deðilde Yunus Emre’nin ; "Türlü türlü cefanýn adýný aþk koymuþlar" cümlesi kaldý Yoksa çocuk sabýrsýzlýðýyla koþup, gurbetçi güzeli olan o kýzýn uçuþan eteklerine aðýrlýk olsun diye býrakýr mýydýk o erik çiçeklerini Üstelik yüzüne bir kereden fazla bakmaya utanarak Ve sonra "Bir yanlýþýmýz olduysa nefs-i müsamaha" diyerek, hiç o kadar hýzlý inmemiþtik Çakal Yolunu Karþýmýzda daðý yýrtarak çýkan uçsuz bucaksýz bir özgürlük yeþili Asfaltta recm edilenleri göremediðimiz bir köyün henüz modern çaðla buluþamadýðýna ne sevinmiþtik Aðaç bir oluktan akan su yüzümüzü kesiyordu O çýnarýn gölgesinde aðustos sýcaðýnda kana kana yemin içmiþtik Dað çileði karýþýyordu damarlarýmýza Babadan kalma ispanyol paçalarýmýz aðýrlaþýyordu nehrin içinde, onlar gibi akýntýya karþý yürüyorduk Ýstersek eðer gözümüzü kýrpmadan bakarsak suya, zamaný tersine akýtabildiðimiz o asma köprünün tam ortasýndaydýk Ve o kurulukta çürümeye býrakýlan sarý posta bisikletiyle, birgün ucu yanýk romantik teminat mektuplarý býrakacaktýk herkese Tercih edeceðimiz yollar henüz istimlak edilmemiþti "Like" amacý güdülmeksizin seviliyordu hayvanlar ve sürü psikolojisiyle sürüklenmiyorduk uçurumlara...
Daha ilk yýllarýnda okulun, yan çizmeyi öðretirlerken hani "Benim çizgim de yok sýnýrým da" diyerek, devlet zorunluluðu süresi kadar dayanabildin eðitim öðretim hayatýna Ben devam ettim ama daha çok içimden okumaya Zaten bit kontrollerini protesto etmek adýna bir ustura marifetsizliði saçlarýnda Bendeki anlamsýz aydýnlanmanýn sebebi, sanýrým kafamý gaz yaðýyla yýkamalarýydý Belimize taktýðýmýz Hayat Bilgisi defteri, ilk ateþsiz silahýmýzdý Baþkalarýnýn çerçeveletip astýðý bütün baþarýlardan utandýk Sonra sanayii çocuðunun gres yaðlý ellerinde þartlý tahliye kaðýdý Kirli bezle silerken yüzünü, bütün derdin temyize gönderilen her karar sonrasý temiz bir sayfa açmaktý Zaten ne zaman kollarý sývasan nabza göre jilet verenler yanýnda oldu Uzun kollu deli gömleði senin kesiklerini, benim ince bileklerimi gizlerdi Ve bir akþam rutin kontrollerin birinde, parmak dibinden ucunu geçecek kadar sustalý vardý çakmak cebinde Sus-payý denilen þey bazen ; geri alacak sözüm kalmasýn diye doðrulara kapayacak kadar aðzýný býçak açmamasýydý Eve döndüðümüzde "Abi demiþtin nolur bir hikaye anlat, sigaranýn parlak kaðýdýný biriktirdiðimiz günler hatrýna" Ve sonra bir paket Maltepe bitene kadar senden dinledim o kadýný Tutuþan kirpiklerine deðmeyecek biri için tam 17 defa eðilip ocaktan yaktýn sigaraný Sonra bir gece bu defa benim için, uyandýðýnda o kýz görsün diye Durak bilboardlarýna "Seni aþýrý özledim" yazmak uðruna, kelepir fiyatýna çalýntý bir motorla kaçmýþtýk aynasýzlardan En çok da ayna tuttuðumuz evler küçümsedi bizi, biz büyümüþtük de sen kabul etmedin aslýnda En zorundan baþlayalým derken kolayýný görecek zamanýmýz olmadý belkide Hurdacýya sattýðýmýz demirler , ileride baþýmýza yýkýlacak olan bu þehrin taþýyýcý kolonlarýymýþ meðer
Birbirimizin eskilerini giyiyor, cahilliðimiz bayramdan bayrama yüzümüze vuruluyordu ama Yine de yepisyeni beklentiler vardý yaka cebimizde Bir de gýcýr gýcýr bir banknot kesiði gururumuzda Oysa onlar diyene kadar, yani 421 milyon kalp atýþý para çýkmamýþtý aðzýmýzdan Bir bayram sabahý geleneði deðilse bile, dedemin dinamit lokumlarýyla uyandýrdýðýný biliyorum dere yataðýndaki yavru balýklarý Belki Nobel’i haketmedim ama vücut bütünlüðümün %60’ý su olan kýsmýnda saklýyorum hala onlarý Zaten insan uydurmasý olan bu merasimlerin tüm dinamikleriyle oynuyorduk Ýki metre önümüzü göremeyecek kadar sisliydi kaderin yarattýðý hava Biz ise emniyet kemerinin tokasýyla açýyorduk Marmara 34’leri, ölümcül bir kazaya sebebiyet vermemek adýna, Yani davul bile dengi dengineydi de biz zil-zurna sarhoþtuk...
Bir vardiya geçiþinin kötürüm ikindisinde geldi haberin.. Sonrasý o yapýþ yapýþ korkaklýðýn saklandýðý yerden çýkmasý, itiraz edememe alýþkanlýðý, sonrasý baðrýna basmak tüm yasaklarý Meðer hiç bir numaramýz yokmuþ bizim Ulan bu kadar da yanýlmýþ olamayýz, nasýl acemisi kaldýk bu oyunlarýn Nasýl da hiç tereddüt etmeden o hevesleri kopardýlar göz bebeklerimizden Kapladýðým bir yer yokmuþ benim meðer, þu eðreti görüntüm aynanýn çatlayan yerleriymiþ hepi topu.. Bomboþ nasihatlara dayamýþýz sýrtýmýzý Para edecek bir þeyleri biriktirmek için geç kalmýþýz Dile kolay dediðim ne varsa genzimde takýldý kaldý Yalan söyleyerek iyileþtirdikleri ne varsa, ayný yerden daha kötü hastalandým Bildiðim hiç birþey yokmuþ aslýnda, bu dekor falan hep geçiciymiþ, nasýl kandýrdýk böyle kendimizi Cesaretsizliðimin deðiþmez sembolü olsun hala yaþýyor olmam Hayatla alay edecek kimse kalmadý yanýmda iyi mi.? Utanan aþklarý geri dönemeyeceðimiz kadar çok eski bir yerde býraktýk Þimdi hangimiz daha deli diye bahse girdiðin o esmer kýz kaybetti ama yine o haklý çýktý ; "Ölüm var".. Üstelik çocuk emanet eder gibi bir þarký býraktýn bana "Yalanmýþ, ziyanmýþ hayat deyip gitme"...
Senden kalan siyah bir kaban üzerimde, bembeyaz bir koridor.. Kara týrpan bir gece Otopsi ýþýklarý, donuk bakýþlarýnda morg soðukluðu.. Modern týpýn baþa çýkabileceði bir þey deðil bu anlamýyorlar, bazý kabuk baðlamayan yaralar öpünce geçiyor..
Þimdi bu zehirli otlar arasýndan geçip, göðsümden gitmeyen þu ýslýkla, bir baþýma çýkamam ben o çakal yolunu Cýlýz köklerinden çürüdü boþuna yaþlandýðýný anlayan o çýnar Ekmeðimizi taþtan çýkardýðýmýz o deðirmeni öðüttüler Hafriyat çalýþmalarýndan dolayý toz kapladý üstünü orman masallarýnýn Resmi makamlar gereðince kayyým atandý gelincik bahçelerine Söyle nereye gideyim ben þimdi yarýsý bende kalmýþ bir yeminle
Bakarsýn 93 yazýna açarýz gözlerimizi yine bir dinamit sesiyle O tahta kapýlarý sökeriz yerinden Bir kuyruklu yýldýzýn peþinden koþarýz Kýrýlmýþ marleylerin altýndan çýkarýrýz herkesten sakladýklarýmýzý Saksýlarýný kýrýp özgürlüðe kavuþtururuz kartopu çiçeklerini
Þimdi anlarým bir annenin neden pencere gerisinden izlediðini hayatý Hatýr gönül neden silikleþiyor gözlerinde Neden kara bir çarþaf serdiðini geleceðine Duvardan sökülmüþ sývalarý neden sakladýðýný anlarým Neden artýk ekmek yapmayý býraktýðýný Kimseye göstermeden kesik kesik aðladýðýný Anlarým.....
Keþke hiç bulamasaydým adýmý üzerine oyduðun o aðaç anahtarlýðý Ama yerine býrakacaðým merak etme O parçalanmýþ ayakkabýlarý merdiven altýna O kýsa sigarayý kýrýlmýþ briketlerin arasýna Gülüþünü kapý aðzýna, çakmak taþlarýný yataðýnýn altýna Ve o olmamýþ erikleri koynuna býrakýp uzaklaþacaðým parmak uçlarýmla..
Öyle özlüyorum ki seni Öyle olsun; Hem çok geçmez belki bende gelirim oralara Bütün kanýmý mahçup bir çocuða baðýþlayarak Ayný baktýðýmýzý unutmadan En baðýþlanmaz günahlara sahip çýkarak, dahasý nefesi duadan koparýr gibi "Bu saatte kim gelir ki " dediklerinde Ortaçaðdan kalma saçma sapan bir öfkeyle Soysuz linçlerle geçilmiþken üzerimden gelirim yanýna merak etme...
Ayný hep söylediðin gibi "köyünün yaðmurlarýnda" yýkadýlar seni.. Topraðýn o müdanasýz yüzüyle yaptýðýmýz ne varsa eriyip gitti Dönemin sahte hüzünlerinden bir deri yýðýntýsý kalabalýk Rahmet eylenmesini çok görmek ilk kimin aklýna geldi.? O tüfeðin katranlaþmýþ yivinde döndükçe namlunun aðzýna geliyorum Þimdi seni nasýl bildiðimi nasýl anlatayým herkesin içinde Sahiden de artýk yüzünü gören cennetlik mi.?
Selçuk için... 10/ikibinyirmibir
Sosyal Medyada Paylaşın:
Beridze Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.