Emniyet tepesine kar yaðmýþtýr, biline! Bir de suratýmý kamçýlayan rüzgârýn kadim dostu; 1513 rakýmlý tepe! Haritada göründüðü gibi deðildir asla, Bilmem kaç adet don giyip, Kaç fanilayla sarýnca cýlýz vücudunu, Soðuðun sana olan muhabbetini Bir nebze hafifletirsin de Öfkeni, hasretini, hürriyet aþkýný Hangi kul yapýsý ile dindirebilirsin? Kar beyaz bulutlar altýnda, Kara kara düþünmenin diðer adýdýr esaret.
Dindiremezsin! Çelenkli, çelenksiz binlerce yýldýzýn altýnda pýrpýr eder kalbin. Adýna pýrpýrlý derler...
Söyleyemez, susamaz, eleþtiremezsin, Hak, hak deðil lütufsa eðer... Rakým 800’den 1513’e hayali teleferikler kurulur, Binmek yürek iþidir, Gider gelir kuzeyden güneye, doðudan batýya, Etekleri tatlý eðimli yükseltilerin Taþ tabanlý postallar altýnda alçalýþý... Öyle herkes bakamaz o kadar yükseklerden aþaðý, Öyle her bakan da göremez, bizim gördüklerimizi...
Daðlarýn merdivenleri yoktur, Asansörleri de... Münhani çizgileri gibidir orda insan Her on metrede okkalý bir küfür... Ellincide, Ya sabýr! Ýsyan ve teslimiyet ayný kare içinde, Ýniþler, çýkýþlar, düþmeler, kalkmalar… Kayan ayaðý deðil, Hayatýdýr robot sanýlanlarýn...
Hürriyet, incir çekirdeði kadar hürriyet! Köhnemiþ fikirlerin gölgesinde Tutsak kalmýþ bir köledir zaman. Bir de zamanla sýrt sýrta verip aðlayan Karakolun köhne ve iki odalý lojmanýnda Yüzlerine kireç yaðan, Robot sanýlanlarýn okuduðu çocuk mektuplarý…
Robotlar da aðlar mý? Aðlarmýþ meðer!
Anasý aðlayan çocuklarýn babalarýyla Ayný çatý altýnda… Kültürü baský üzerine kurulu, Bir canavarýn diþleri arasýnda Yaþamak zor iþ.
Aç kapýyý gardiyan! Özgür kalmalý zaman! An gelecek, Hani gelecektin, niye yalan söyledin baba? diye aðlayan çocuklardan birinin babasý mý olacaðým ben?