Ham idik; hamdolsun, pìþtik sabýrla
Âleme ibretle bakmayý bildik
Puslu Kin daðýný aþtýk sabýrla
Gönülden gönüle akmayý bildik
Anladýk ne ziynet, meziyet neymiþ
Dünya süslü serap boþ bir haneymiþ
Kavgaya her sebep bir bahaneymiþ
Kem sözden, küfürden býkmayý bildik
Kalbimizde/kini bir bir attýkça
Tefekküre daldýk, hazzý tattýkça...
Fýrsatýný bulup baþ uzattýkça
Kibrin kulaðýný bükmeyi bildik
Nefsin hamaðýnda yatmaktan cayýp
Öðrendik ne makbul ne günah, ayýp
Her vakti af için son fýrsat sayýp
Huþuyla huzura çýkmayý bildik
Tûl-i emellerden, hevâdan geçip
En Nûr’a sýðýndýk nârýndan kaçýp
Ýnayeti için avuçlar açýp
Günahý tövbeyle yakmayý bildik
Evirip duyguyu ilâhi aþka
Sevgiyi doldurduk o/nurlu köþke
Ne âhýmýz kaldý, ne artýk keþke
Yeisi tahtýndan yýkmayý bildik
Ne kral, ne sultan, ne padiþaha
Yâri Allah olan baþ eðmez þaha
Kul olup zâtýna, varýp dergâha
Önünde secdeye çökmeyi bildik.
Mecit Aktürk