cenaze kaldırmanın mektebi
cenaze kaldýrmanýn mektebi yok hatrý sayýlýr kadar insan ölünce sevdiklerinden
sýrattan deðilse de bahçe kapýsýndan geçirecek kadar
dua bile öðreniyor insan,
yaþlandýkça kiminin Allah’a yaklaþmasý
yalnýzca bundan..
ne zaman ölümü düþünsem sen geliyorsun aklýma..
müthiþ bir yaþamak sevinci akýp giderken yanaklarýndan ..
en kötüsünü koyuyorum baþucuna saadetlerin
hep yarým kalmýþ bir hikaye
tam masanýn üstüne koyacakken düþmüþ bir bardak
kýrýlmýþ bir çerçeve..
vesaire..
sana týka basa içini dolduracak þehirli þiirler yazýyorum bazen
salon kadýnlarýnýn topuklu ayakkabýlarýnýn
tango yaparken parkede çýkardýðý sese
eþlik eden bir solo keman büyülüyor sosyeteyi..
ve ben cesedimi omzuma alýp bir köy mezarlýðýna gömmeye gidiyorum
orada býrakýp, kýrmýzý topuklu ayakkabýlarý..
ve jilet gibi takým elbiseli kendimi
iðrenerek baktýðým.
öte yandan baþka bir evrende
ellerinden þifalý çaylar içiyorum,
odunlarý kýrmýþým, çatýyý onarmýþ,
topraðý dövmüþüm, tohumu ekmiþ..
cenaze kaldýrmanýn mektebi yok
yalnýzca o tabutun içine kendin girdiðinde
mezun oluyorsun o iþten, biliyorsun çünkü artýk..
topraktan sonrasýný da...
ama ben,
benim daðlarý güzelleþtiren kýr çiçeðim..
talebesi deðil öðretmeniyim
bu cenaze iþlerinin..
kendimi gömdüðüm binlerce kezden sonra
bir baþka uykuya uyandýðýný biliyorum insanýn
ölümden ve aþktan sonra..
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.