Sînedeki can kuþu ten daðýný aþmadan
Fâniliðin sýrrýna erenlere ne mutlu
Mevsimlerin son kýþý saçlara bulaþmadan
Azgýn nefsini yere serenlere ne mutlu
Yazýlsa da ayaklar karlý sarp yokuþlara
Murâdý Mâbud olan kulak asmaz kýþlara
Menzil-i ilâhîde takýlsa da taþlara
Yûnus’a yoldaþlara... yârenlere ne mutlu
Ömer’ler göçüp gitmiþ... savmýþlar sýrasýný
Zâlim ele geçirmiþ adalet çýrasýný...
Bulup yetim, öksüzün bahtýyla arasýný
Mazlumun yarasýný, saranlara ne mutlu
Verip pîr i fânîye ölüm ihtimalini
Unutmuþ zenginimiz hazin istikbâlini...
Garibin hatýrýný, âh çekenin hâlini,
Fakirin ahvâlini soranlara ne mutlu
Me mutlu; amelleri koyulunca tartýya
Ýmtihaný geçene... kalmadan takýntýya!
Sabýr sermayesini salmadan akýntýya
Göðsünü sýkýntýya gerenlere ne mutlu
Gezip kibir daðýnda, alýp þâný, þöhreti
Ben’liðin beslediði topraðýn ganimeti
Yüreðine koyulan dert içinde ziyneti,
Musibette nimeti görenlere ne mutlu
Vazifelerin özü yüklenmiþ iken dile
Aðýzdan çýkan kelam muhatabýna çile...
Muhabbet sarayýna hep lâyýk-ý veçhile
Kemâl-i edep ile girenlere ne mutlu
Derde tabip arayan gezse de diyar diyar
En yakýnda Rabbi var; El Mucib’dir O duyar!
Vahyedilen Nûr ile nefsine verip ayar
Yüreðinde kine dâr, kuranlara ne mutlu
"Akrebin kýskacýnda" kývrandýkça o saat
Ne kundakta "can" biter, ne ukbaya sevkiyat!
Vuslat için gün sayan, yâr için sormaz fiyat
Ahdine sadýk hayat, sürenlere ne mutlu
Dün geçti, yarýn meçhul; sen elde kalana bak!
Hayat merdiveninde karlýdýr son basamak
Emanet istenince, gelince vakt-i firak
Sahibine pir-ü pak verenlere ne mutlu
Meftunken cümle âlem nûruna, nakýþýna
Muhammed’i anmayan yazar boþu boþuna
Ol Server’in yolunda girip aþk yarýþýna
Hasreti gözyaþýna, karanlara ne mutlu
Ne mutlu.
Mecit Aktürk