Hep soruyorsun ya nerde yaþýyorsun diye yaklaþ söyleyeyim kulaðýna lebiderya evimde Maldiv’lerdeyim
deniz mevsimi açýldý mý diyorsun açýlmaz olur mu- karpuz kabuðu çoktan düþtü suya baharý bilirsin iþte önce leylekler gelir öyle de oldu bir leylek ailesi bahçemdeki kestane aðacýna yuva kurdular
sonra badi badi yürüyüþleriyle Penguen’ler geldiler hele de su Kaplumbaða’larýný görmelisin öyle þirinler ki oturup sohbet edesin gelir
her yer çayýr çemen yeþillik Sincap’lar Tavþan’lar burda insanlara alýþýk ayaklarýmýzýn dibinde oynaþýp duruyorlar
ne yani deniz sana o kadar uzak mý duyan da seni doðuda ücra bir köyde veya Beytuþþebab’da sanýr
bu Maldiv sevdasý çook eskiden düþlediðim bir düþtü
ben dedim sen de inandýn-bak ben gittim seni de seni de götürdüm oralara
nerde olacaðým otuz kýrk katlý binalarýn olduðu sokak arasý bir yerdeyim
sol üstte küçük bir gök yüzü parçasý görüp göreceðim o iþte
karþýmdaki otuz iki katlý binanýn altýnda bir kasap yanýnda eczane üstte lah macun salonu