Atýmýz da vardý, Ýtimiz de vardý. Otumuz da vardý, Etimiz de vardý. Ata, eti verdik, Ýte, otu verdik; Þimdi, Atýmýz da yok, Ýtimiz de yok, Otumuz da yok, Etimiz de yok... Sonra da oturup aðladýk ’Bu yýl yaðmur yaðmadý, Ýþler çok kesat’ diye...
Baðýmýz tarlamýz vardý, Yanýnda deremiz vardý, Dereden su alýrdýk, Tarladan ürün. Dere yataðýna kaçak ev yaptýk, Yaðmur yaðdý, Dere taþtý; Sel oldu. Þimdi, Tarla da yok, Dere de yok, Ürün de yok Ev de yok... Oturduk, aðladýk; ’Bu yýl yaðmur yaðdý, Afet oldu, Evsiz kaldýk’ diye...
Eþ, dost, bizim partiden dedik, Ahbap- çavuþ kolladýk, Her iþin baþýna Anlamayan birilerini yolladýk; Sonunda böyle geliþti iþler, Fena çuvalladýk.
Demokrasimiz vardý, Onunla çok övündük. Önce Baþbakan astýk, Sonra dövündük.
Zamanla, daha sevdik demokrasiyi, Ýktidarýn nimetlerine alýþtýk, Hepimiz, ucundan kýyýsýndan Ne bulduysak, atýþtýrdýk Ve kutsamak için demokrasiyi Meclisin tavanýna çið köfte yapýþtýrdýk.
Bir de ordumuz vardý, Gerçi, her durumdan vazife çýkartýrdý Ama, taþ gibiydi, saðlamdý bence, Toz kondurmazdýk ona ’Ergenekon’dan önce
Onun da en tepesindekine ’Terör lideri’ dedik, Ordumuzu ’Terör Örgütü’ yerine koyduk, Saye-i âlilerinde Vallahi bunu da duyduk.
’Adalet, Mülkün Temeli’ derdik, Onu kutsal bilirdik. Ricâl-i Devlet’e hizmet ettikçe yüz buldu, Adalet de paralel oldu. Adalet paralelli, Emniyet paralelli, Ooh, tralelli, tralelli....
Meðer, çok safmýþ baþýmýzdakiler kandýrýlmýþlar, Ýnandýrýlmýþlar, sonuna kadar, Ucu kendilerine dokunana kadar...
Yýllar yýlý biz terörsüz yaþardýk, Bütün bunlarý, terörsüz baþardýk. Sonunda memleketi bu hale getirdik, Teröre ne lüzum var, Her deðerimizi, biz kendimiz bitirdik...