huzursuzdu,
saða,sola dönen gece
karmaþýk bir rüyasý vardý
sanki gerçek...
sekiz gül öldürmüþtü
kristal bir vazoda
atýp gitsinler diye solunca
bense ,
sahipsiz bir eþya gölgesiydim
geriye dönüp bakmayanlar sokaðýnda
suskundu ayak sesi hizasýndaki yol
bitire bitire yürüdüm,yoldan çýkmýþ yolu
az/aldýðým soluðumla
parmaklarýný saydým bir ara,
boþluk toplayan ellerimin hatta
tamdý..
yüzüm ise yoktu
yine de hayra yordum,
çöp kadýnlar çizerken kaldýrýmlara
bir kýyý arýyordum açýlacak
bir elimde deniz feneri
bir elim kulaðýmda
yaðmurla sarmaþ olmalýydý
su serper gibi,
üstüme deniz döken dalga
suyuna gitmiþ,
akþam sefasý taklidi yapacaktým
yüzü kararýnca
koþtum da bir ara,
kendime çabuk gelebilmek için
içim bakar kördü
suyu siyah gördüm
yeþili gýpgri
ve sanki
ufukta herhangi biri
aþký evlat edinmiþ iskele kenarýnda
eðri oturup,
doðru konuþtuk
gel/ gelelim diye söylenen,
boþ bulunmuþ adamla
birazdana az vardý zaman
huzursuzdu an
bir düðüm daha attým boðazýma
ne sanmýþtýn ki diye
susarak konuþtu
düþü düþüm olan
sandýklarýný býrakýp gitti sonra
hepsi boþtu
h/içimden geçen,
bütün hepler h/içlendi birden
aðzýný arayacaktým yarýnýn
yarýn yoktu
suya düþmeseydim diye yazýklandý,
dibe çökerken ufaladýðým dün
mevzu da derindi
daldým...
denizi hýçkýrýk tuttu
yataðýna döndü gece
beni orada unuttu
Suadiyehaziranikibinondokuz
Demir Mutlugil