Dünya buzdaðý gibi[!] Soðuk
Siyah boþluðun içinde
Yitirilmiþ kadýnlar gelir vuslat senfonisine geceleri
Kimi [ah] çeker segâh perdesinden
Kimi hiç incinmemiþ gibi
Aþk meclisinde özlem gezdirir en seçkin yerinde
Kimi zarif bir mahurla geriye doðru tararken geçmiþi
Yumruðunla kalbine vurdu da
Caný acýdý altýnda yarasý vardý
Kimi de dünya sahnesinden indi
Geleceði tarhýn üstüne gömdü
Yeni bir soluk çekti içine
Ýþkence çeker gibi
Tutup kendi saçlarýndan
Saldý kendini günahkâr gecelere
Durmadý zaman
Ve gecenin en mahrem yerinde
Vuslat ahý karýþtý ab-ý hayat suyuna
Üryan bir kasvetin uzantýsýnda
Ateþ kesti dudaklar
Gecenin yaslý göðsünde
Telaþlý bir vedayla tam kalbinden ateþ alan
Hicâzla çargâh
Zarif bir hüzünle
Çekilirken vuslat semtindeki yerine
Sýyrýldý poyrazdan serazat bir yel
Dünyanýn yalan çehresinde bir damar buldu
Kendine
Gecenin gövdesinden hýçkýrýklarý yonttu
Kutsanmýþ þarapla
Ýncinmiþ notalarý ve kýrgýn güfteleri
Gecenin rahmindeki rüyalarý kutsadý
Saydým ki tabiat kendini pakladý
Saydým ki tabiat kendini akladý
Saydým ki büyük bir kabahat iþlemiþim gibi vicdanýmýn yüzü kýzardý
Ve gözlerimi göstermek istemedim
Bir buruksu titreþimle
Ürperir gibi oldu çocuksu yerlerim
Yan yatýrdým kum saatini
Çektim kendimi içimdeki kara deliðe býraktým
En asil ahengiyle
Hüzzam kavþaðýndan
Bir beste havalandý, uþþak makamýnda
Çalkalandý gökyüzü
Burçlar yer deðiþtirirken
Yörünge yolunu þaþýrdý
Ay kendini bulutun arkasýna sakladý
Rüzgâr topladý yýldýzlarý
Karanlýk sarýldý geceye
Uzun uzun ýslýðýný dinledim rüzgârýn
Çekip çekip kopardým saçlarýmý
Bir cenin gibi tutunup gecenin kanadýna
Göðün rahmine býraktým alýn terimi
Tam orta yerinden
Ýkiye böldü zamanýn katý gövdesini
Karanlýðýn yýrtmacýndan
Nur topu gibi bir güneþ doðdu kucaðýma
Ve hiç batmadý
Ters yüz oldu hayatým
Toprak çekildi ayaklarýmýn altýndan
Salkým salkým yakamoz döküldü denizin azgýn dalgalarýna
Vuslatlarýn en güzel sabahý idi
Týrmalarken kalbimi türkü kokulu nefesi
Canlý bomba gibi bir çýðlýk vurdu
Göðsümün sol yanýndaki duvara
Delip geçerken dalýp böðrüme
Deþti yüreðimi
Sanki organlarým birbirine vurdu
Bakmaya eðildim de
Koþup kapaklanayým bir duaya istedim
Lütfen dedim daha fazla titreme yüreðim
Baðýþla kendini bilmiyorsun o çýðlýðýn sýrrýný
Öyle masun
Öyle duru
Öyle güneþ yüzlü
Öyle aþký eflatun ki
Y/anarken
[Cebrail] in kanadý bile secdeye kapanýr
Herkese nasip deðil
Bu Allah vergisi…
Dilsiz dudaksýz
Çýksan denizin üstünde yürürsün sen
Sor Musa’ya
Sor Ýsa’ya
Sor Rahime[!]
Sen nasibin mavi fular gibi boynunda
Cana kasteden sancýlardan sýyrýlýp geldin de
Gönlümün baþkentine yerleþtin
Bu yaþam denen akarda
Sana
Dört kitabýn harflerinden memleket kurdum…
Yýldýzlarý bayrak diye tutsak ettim mavinin üstüne
Etrafýna eliflerden surlar ördüm, zehir zemberek acýlar aramýza sýzmasýn diye
Sana
Dualardan ilmek, ilmek, lif, lif cibinlik dokudum
Âminle örttüm üstünü
Yüce tanrýya çok teþekkür ederim
Sol yanýma inandýðý için
Sancýlar içinde Meryem gibiydim
Sýðýndým mehtabýn altýna
Kalbimi kutsanmýþ ateþle temizledim
Yüreðimi ikimizin arasýna gerdim
Tuttum þarabýn ince belinden
Sana uyaklardan eflatun ninniler besteledim
Her i mgesi bir kitaba ön söz olur
Ve sen [Annesinin yarasý]
Vuslatýn [Suzidilarasý]
Sen, öyle bir vuslatsýn ki
Tanrýsal armaðan gibi
Her halin ayrý bir ömür
Kim bilir hangi halin dokundu hayatýma da
Güneþi gören kuru bir dal gibi tepeden týrnaða yeþerdim
Beyaz geceye yürürken
Uðurladým kemiðe giren yarayý
Bir katre yeþil gözyaþý gibi
Aktý dolandý kalbimin attýðý yere
Hafifçe kýsýldý sesim
Hüzünler baðýþladý beni
Sevda koptu yerinden
Alev topu gibi körüklenip aktý þiire
Hangi deðim yeðni kýlar bu ulvi özneli
Biliyorsun dimi
Sen, öyle metruk öyle kutsanmýþ duygular koydun ki darlýðýn yanýna
Tekrar, tekrar okunasý kitap gibi
Öyle öðrendim huþuyu
Öyle öðrendim yaraya kabuk olmayý
“Yegâhýn yegâhý”
Yemin istemez
Sen, bana öyle þiirsel öyle nazende hisler giydirdin ki
Öyle bildim giyinmeyi
Öyle bildim ýsýnmayý
Meðer çýplakmýþým daha önceleri
A benim sevdamýn batmayan güneþi
Haydi, maviyi giyindi gökyüzü
Gitmeye hazýrlanýyor gece
[Ab-ý hayata] armaðan edeceðimiz
Bir dilek tut içinden
Kaldýr kadehini kendi þerefine
Gülümse gökyüzüne
De ki
Sevgili
Emil Cioran hiç kuþkun olmasýn
Bu eflatun sevda[!]
Öylesine zengin öylesine felsefi bir sýnavdýr ki
Aciz birini Sokrates’in dengi yapar
Yapmadýysa o da benim ayýbým olsun
KAYIP YALDIZ