Ür
ÇUKURHAN KAHVEHANESİ
Sizi bilmem, ben küçük kahveleri severim;
Sessiz sakindirler çoðu ufak dertlere,
Kýzdýðýnda ise millet önemli meselelere,
Küçük kahvelerde devleri otururur düþüncelerin...
Paydos saatinden sonra Ürgüp’te Devlet Baba,
Tam kadro çukurhan’a içtimaya gelir;
-Çukurhan deyip geçmen ha beyler, aðalar-
Akþam serinliðinde önce zemin sulanýr,
Sonra kahveler içinde Ürgüp’te en demli çayý,
Çukurhan’da herkese çaycý Arif verir.
Ustaydý briçte, kaymakamla Cemal Reis,
Hoçkin mi ne oynardý Dr.Nejat’la, savcý Deniz;
Sökün ederdi devletin ardýndan inþaatçýlar da bir bir sýrayla,
Ýnþaat ustasý dendi mi o tarihte bütün akýllý baþlarda,
En baþta ustalarýn ustasý, Selanik’li Elmas Usta gelir.
Kaç torba çimentoyla, kaç briket gidecek,
Kaç traktör diþli kumla, kaç gram derz sürülecek;
Hatasýz hesap eder, hatasýz söylerdi tüm dostlara..
Bu yüzden kýrk yýl sonra tüm inþaatlarýn baþýna,
Hala Elmas Usta’nýn çýrak ve ameleleri ustabaþý verilir...
Ýþte beyim Çukurhan Ürgüp’te böyle bir kahvedir,
Müdavimleri de her iþte birbirinden bilgedir;
Kimi siyaset konuþurken kimi oynar tavla, domina,
Ustamýzsa hiç býkmadan erinmeden düþünüp;
Çukurhan’da yorulmadan serin akþam üstleri,
Hesap-kitap milim milim metrajlarý çýkarýr.
08/04/2008, Mersin
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.