atým olsa üsküdarý geçerdim
yatým olsa,
senden"
kastlar arasýnda asansör yok sevgili
öyle bir düðmeye basýp da dilediðin kata çýkasýn
hem saz ile gitar arasýndaki iliþkiyi, baðlamayla" kuramazsýn
sosyolojiyi bir yana býrakýp
dersimize dönelim,,
göðsünü saran kaburganýn sol cephesinde kuþlarýn vardý
uçma çaðýna gelen
ve yuvasýný terk edecek bir gerekçeye
cesaret yükleyen
kanatlarýna refakat için staj görüyordum kalbinde
tedbirliyim bilirsin
kuþlarýný diyete sokup
kelebeðe evrilsin diye bir yandan
bir yandan da desen çiziyordum
gözlerinin rengiyle
uçtuk tabi,
ilkin göðü tanýdýn
bulutlarýn, sisle kapladýðý ambargoyu deldin
dallara konmayý
yaðmur içip
kur yapmayý..
ve sonra,
unuttun kafesini
kalbindeki ninniyi
kuþ gibi yuvandan
uçup gittiðini
velhasýl,
kendi kanatlarýnla çizdiðin rotan
imzan oldu göðünde
kimi að gerdi mavinde
kimi yeþil bir düþ
yer çekimiyle
ilkler unutulmaz tabi,
hakký teslim etmek içindi belki
kalbine dönüþün
gözlerinde yar diye açtýðýn kuyudan
aþk çekmek yerine
kamikaze gibi çakýlmýþtýk hatýrla
her þeyi mucizeye baðlamak
alýþkanlýk tabi
onca yara bereye raðmen
sað çýkmak
salim olmaya yetmedi..
nihayetinde;
uçurumlar intihar için
týrmanmak,
spor iþi
þimdi herkes kendi düþünden mes’ul
bekle ki kuyuya ay düþsün
ya da tabir edilecek
bir rüya görülsün..