CİNNET GECELERİ...
Nidalarını yarına saklayan palazlanmış şehir…
Zamana tutsak yakasında
Diğerine göz kırpan bir deyiş
İçinde derlediği
Demlenip yuvarladığı hecelerle
Kutladığı yaş dönümü.
Karambola giden aşkın fıtratında saklı
Onca niyaz.
Pervasız güçlerin iç geçirdiği;
Safsataların süründüğü yerlerde
Nöbete duran seyis düşlerim
Mahmuzlar da mahmuzlar ölü yakamı:
Şehir cinnet geçiren bir fırtına gıyabında
Dolumdayım:
Doluyu boş kılıp
Boş kollarımda
Sözüm ona yolumdayım
Tıpkı yolunda gitmeyen hayatın
Surlarında
Hapsolduğum.
Cinnet gecelerinde aşkın nakşolduğum:
İmge pazarında
Beyitler ısmarladığım
Yakası açılmadık düşlerin
Penceresine konan tufan karşıtı hüsran;
Mutluluğu ayan beyan
Yalıtılmışlığın esrarı olsa olsa
Dünden çalıp
Yarına sakladığın bunca kelam…
Ne için?
Neyleyim aşksız geçen ömrü
Bitap düşmüşüm yollarında…
Haraç mezat ahkâmlar
Kelaynak kuşlarından çaldığım kanatlar
İçimin isine teyelli
Tortusu çökmüş hüznün
Bekası devasa rahmetin
Yürekteki köze çalımı
Alımlı bir şiirden
Başını kaldıramayan şairin teftişi adeta
İçten dışa çemkiren siyah beyaz resimlerin
Sarı benizli tutkalında
Kokan hasret…
Tümden gelen…
Hiçliğine eren bir devran:
Kayıtsız mecralar
Kanıtsız aşklar
Deli dolu hülyalar
Taş kesen
Buzdan yürekler
Çalakalem
Düş palasında
Bin bir eda
Belki sayısız riya
Altı üstü insan.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.