efkârý nasýl demlemiþtik seninle otobüs garýnda.
kýrk bin lisan ile feth’e çalýþýrken yüreðimi
tahribe uðramýþtý ayak diretmelerim
gözlerim, sönmemiþ býr aþkýn ref’ine hazýrlanýrken
saniyeler takipteydi gidiþ saatini
bense
uzaklara dalýp
hâl-i alemimin ýslahýný arzu ediyordum
iklimi birden deðiþmiþti gözlerimizin
bir hatanýn aðýr bedelini ödüyor
iki parçaya bölünüyorduk birlikte
günün rehinesi oluyordu akþamýn o dar vakitleri
arzularýna gem vurup ellerimizin
sýrtlanýyorduk aðýrlýðýný ayrýlýðýn
"Aþkýn zevaline çalýþan yolcu kalmasýn." derken o ses
tek tesellim
sahiline dokunuþun o denizin
býraktýðýn izler ruhumda yar’a derin
yüzünün her zerresine dokunan nefesimi de alýp
bin hayat býraktýðým yüreðinden
bir canýmý alarak binmiþtim otobüsün arka koltuðuna
ruhuma iliþen sýzý
nasýl da tahrik etmiþti gözlerimi
üstüme yüklenmiþ bi dolu yükün altýnda ezilip
oturmuþtum koltuðuma
sen, titrek adýmlarýnla
yaklaþmýþ gölgesinde durmuþtun ayrýlýðýn
kirpiklerim ýslanmýþ
yüzüme, acýmsý hüzün çökmüþtü
neden yakýnýnda açan bir çiçek olmadým ki koklayasýn
neden bedeninin bir parçasý olmadým ki okþayasýn
þimdi þehrinin kalabalýðýndan uzakta
kendime türlü yalanlar söylüyor
susuyorum istemsiz
ki zaten yeterince sensiz
yeterince gözlerinsiz...
Zeynn
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.