Eylül...
Bir lambanýn fersizliðine hangi düþü asabilir mýsralarým
Elbisesi yok çocuklarýn karanlýðý,kayýðýný idrak edemezken...
Bu gece
Denize doðru uzanan kayalýklarýn ucuna yine ölümü üflediler ANNE!
Mavi benizli oyunlar düþtü gölgelere
Her sokakta bir pencere aðlarken
Küçüldükçe ufalan gemilere sýðmadý ayaklar
Odalar dolusu kuþlar öyle mahzun ki saçýmýn telinde
Hiç bir boylama sýðmayan kimsesizliðim
Baþýný göðsüme eðen kediden utandý
Göç etti barkýndan Eylül
Zýlgýt yalnýzlýkta kayboldu uçurtma
Bir Anne’nin göbeðinden soðuyor
Çocukluðum
Eyvah..
Yüzü ve sesi yok resimler
Parmaklarýma hissizlik verirken
En çok beyazýný okþardým eylül yüzlü harflerin
Soluðundan geçerdim çiçeklerin ki
Suyun göðsündeki yosundan utandým
Aklýmýn halatýna yer ve gök
Kýyamet estirdikçe
Aynadaki þeytanlar masumiyeti kýrýyor
Yorgunum ve hala üþüyorum
Enkaz duvarlarý arasýnda gül yüzlü ellerin diyarýyla
Örtün üstümü...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.