yağmurca...
bu gün yaðmurlar düþüyor
þehrimin uçsuz bucaksýz beton duvarlarýna
kaldýrýmda bir hercai menekse doðuyor
kanatlarý binlerce yaprak, gövdesinde ýþlýk taneleri
güneþe üzgünce merhaba diyor
usulca titrek bir ahengle bakýyor gölgesine
sanki ýslanmýþ binlerce tel örgülü kara bir geceye
kendince yorgun yemiþ birazda üþümüþ elleriyle
yýldýzlara el sallýyor
ayýn karanlýk gölgesinde bir kaç umut ekiyor
sisli bakýsýndan biriktirdiði onlarca tohumla
vazgecilmezliði örgüsüz ve ruhsuz kalmýs bedenine iliþtiyor
tutkun ve endiþeli heyacanlarla yüreðinin sesini ince saydam ufka sekillendiyor
rüzgara kokusu sinmiþ
leylak yada kursini beyaz orkide
pencerede uslanmas bir gölge oyunu
sanki lambalar solunda alevlenmiþ sarý sayfalar
kenarýnda iþaretlenmiþ o günün hatýrasý son aksam yemeði
oda da dört sandelye
biri kýrýk topal diðerleri geceden saðlam
masada kýrýsýksýz ipek beyaz örgülü pamuktan aðýr yalnýzlýk serili
cicek resimleriyle bezeli halý karsýda ýslanmýþ pencere
ve mum alevinde bir ayrýlýk sarkýsý dudakta siyah ruj
yürekte kocaman bir yanýlgý
dik canýndan asýlmýþ binlerce umut kuþlarý
alý aký yavru aðzý pembe bir düþ kenarý
yataðýnda uykusuz bir dalgýnlýk renklerden soyut kýrýklýk
ellerinde ipeksi bir titreme aðzýnda tütün yanýðý acý terki-sabahý
son akþam
sokaklar yaðmur kokusundan bastan aþaðý renklenmiþ bir kacýþ ýþlýðý
üzerinde kücük bir gece gözlerinde devleþen kýsýlcýk kiyamet serbeti
tadý yoksun kokusunda uzaklýk mesafelerden bir kirpik süzüsü
ardý sýralý binlerce kilometre bosluk sonunda bitmeyen hasret dumaný
ayrýlýk
tane tane birkmiþ gözlerimde
düþerken yerlerde parcalanmýþ duygular
hangisi isminden aðýr yok ki benden sana kalan
gitme gitme kal yorgunum birazda huysuz
ne tadým var
nede tuzum
saf yaðmur damlasý gibi renksiz
ve birazda güneþe suskun
ve þimdi kuruyan ruhum....
gitme kal...
hadi..
gülümse.
-anlat sana yaðmur neden gidenlerin gözleri hep sana benziyor,
.
.
.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.