Bu Kâbe aşk Kâbe'si
Ellerinde buðday zehrini çeken yassý bir sunak var.
Aðzýnýn kenarýndan,
Yüreðine inen bir meteor kütle.
Sen uzvunu kýramayan,
Ýffetsiz ve nutku tutulmuþ bir gayya kuyusundasýn.
Obruklardan çýkan erkeklerini besledin,
Yarý çýplak ya da gözleriyle soyan seni.
Elin yeþil edebin kitabýna verilen nankör bir eldi.
Þýk ve muasýr bir yangýnda kurtarýlacak þey ise;
Kul hakkýydý.
Ýstediðin kadar rakamlarýn,
Kibrinle biriken daðlarýn olsun;
Bu kalbe uzattýðýn týrnaklarýn kesilecek.
Sabrýn adýna ne vakit ihanet deðse,
Senin cisminle bütünleþmiþ bir karanlýk geliyor.
Sonra Ad kavminden bir suretle,
Benim develerimi alýkoyuyorsun.
Ben kimseye iltica etmeden daha,
Boyunlarýný kesiyorsun.
Hiç bir adalet
Seni Ebreheden ayýrmaz.
Bu Kâbe aþk Kâbe’si,
Kýblesi mýhlanmýþ bir deðirmen.
Özrünü de getirsen, affý muktedir kula yazýlmýþ.
Bir dua gibi iþte hayat,
Ya þükürdesin ya istekte,
Bir yaný fani bir yaný ilmin katýnda.
Çýnarlarý koparan bu rüzgarlar
Ne zaman gömülür senin kibir mezarlýðýna
Bilmiyorum.
Ama yoruldum....
Ahmet Serdar OÐUZ / TOKAT
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.